(Son Güncelleme: 02.04.2024) Paris’e uzun ya da kısa bir süre için geliyor olabilirsiniz ama bu yazımız Paris’te bir hafta geçirecek olanlar için. Bana en çok sorulardan biri “şu kadar günlüğüne Paris’e geliyorum, nereleri gezmemi önerirsiniz?“. Bu sorunun yanıtı o kadar uzun ve o kadar kişiye özel ki, gerçekten kısa bir yanıt vermek mümkün değil. Üstelik ben bile Paris’e daha önce turist olarak defalarca gelmiş, on yıl Paris’te yaşamış biri olarak Paris’i keşfetmeyi bitirememişken sizlere kısıtlı zaman dilimleri için standart listeler oluşturmak o kadar güç ki… Yine de sınırlı zaman dilimleri için optimum rotaları çizmek kaçınılmaz.

O nedenle ben de “Tur Programı Önerileri” adı altında, fırsat buldukça farklı öneriler sunmaya, süreye ya da konsepte bağlı olarak Paris’i gezmeye gelen kişilerin gezilerini kolaylaştırmak için örnek bir yol haritası çizmeye karar verdim. Bu yazımız Paris’e ilk kez gelip bir hafta kalacak olanlar için olsun: Paris’te Bir Hafta! Ah tabii bir de Paris’te tam bir hafta geçiren insanların hikayesini anlatan yeni kitabım Paris’te Bir Hafta‘yı okuyarak da kendinize çok güzel bir yol arkadaşı edinebilirsiniz.

Daha önce Paris’e geldiyseniz ya da vaktiniz daha az olacaksa yine de bu yazıdan faydalanabilir, daha önce görmediklerinizi seçip kendinize uygun daha kısa bir tur programı oluşturabilirsiniz. Diğer örnek tur programları linklerini yazının sonunda bulabilirsiniz… 

Bu yazıdaki Paris’te Bir Hafta örnek tur programı önerim genel zevke hitap edeceği için önceliği olmazsa olmazlara vereceğim, zamanı daha verimli kullanmak adına da bazı günler için alternatif programlar sunmayı deneyeceğim.

Ayrıca gezi programınız otelinizin konumuna ve uçak saatlerine göre şekilleneceğini de unutmamanız gerekiyor. Bu nedenle ilk ve son günü yarım gün gibi düşünerek bir program hazırlamak daha doğru olacaktır.

Önerdiğim yerler hakkında daha detaylı bilgi için ilgili linklerin üzerlerine tıklamanız yeterli. Bir de Paris’e Ne Zaman Gelinir?, Otel Seçerken Dikkat Edilmesi Gerekenler ve Toplu Ulaşımda Bilet Türleri gibi yazıları da okumanızda yarar var. Ayrıca Paris’te, önümüzdeki dönemde hangi etkinliklerin olduğunu görüp, ilginizi çeken konserlere, tiyatrolara, müzelere, şovlara ve maçlara bilet almak, gezi programınızı ona göre yapmak isterseniz, Fransa’nın Biletix’i olan Ticketmaster Fransa‘nın sayfasını incelemenizi de öneririm.

Ah bir de şunu söylemeliyim: Paris ve çevresinde bir yerden bir yere nasıl gidileceğini keşfetmek için ben dahil kimseye ihtiyacınız yok. Cep telefonunuzdaki harita uygulamasına kalkış ve varış noktalarının adreslerini yazdığınızda o size, o güne ve saate göre en uygun seçenekleri sunuyor. Tabii uygulamanın her dediğini de yapmayın, Pariste.Net okuyanlar ve derslerine iyi çalışanlar, sunulan seçenekler arasında hangisinin en ideal olduğunu kolaylıkla bulabilirler. Ama rica ederim, bana da sormayın; çünkü bana sorduğunuzda ben de o uygulamalara girip bakıyorum; her yeri ezbere bilmem mümkün değil 😉

Hazırsanız başlıyoruz: Paris’te Bir Hafta…

Paris'te Bir Hafta - Bir Hafta Paris Tur Programı Önerisi Pariste.Net

Aslına bakarsanız ilk üç gün yapmanız gerekenleri Youtube kanalım Pariste.Net TV‘de yayınladığım aşağıdaki videoda özetledim. Bu videoyu izleyerek de ilk üç gün hakkında fikir sahibi olabilirsiniz. Okumayı sevenlerse daha şanslı, çünkü videonun süresi kısıtlıyken okumayı tercih edenler yüzlerce yazı arasına istedikleri gibi dalıp tüm sorularına çok kapsamlı yanıtlar bulabiliyorlar:

1. Gün

Paris’te birinci gününüzde otelinizin konumuna göre ilk durağınız elbette ki değişecektir ama Paris’e ilk kez gelmişseniz gezinize Eyfel Kulesi ile başlasanız iyi olur. Benim önerim önce 6 numaralı metro ile Trocadéro‘ya gelmeniz, buradaki meydandan harika bir Eyfel manzarasıyla “Paris’e Hoş Geldiniz” havasını yakalamanız. Meydanın ilerisine, Eyfel Kulesi‘ne doğru yürüdüğünüzde sağınızda ve solunuzda merdivenler olduğunu göreceksiniz, bunlardan birinden inip Eyfel Kulesi‘ne doğru yürüyebilirsiniz. Kulenin altına, tam orta noktasına mutlaka gidin; oradaki manzara gerçekten büyüleyicidir.

Vaktiniz varsa Eyfel Kulesi‘ne çıkabilirsiniz ama bu en azından yarım gününüzün gitmesi demek. Tercih sizin, hava durumuna göre gezinize devam edebilir ya da kuleye çıkmayı seçebilirsiniz. Biletinizi önceden internetten alırsanız sıra bekleme derdiniz olmaz ama randevu günü ve saati fikslenmiş olacağı için, o gün hava kötüyse bile kuleye çıkmak zorunda kalacaksınız. O nedenle Eyfel Kulesi biletini önceden mi almalısınız yoksa geldiğinizde bilet kuyruğunun uzunluğu ne kadar olur, bu tamamen sizin risk almanız gereken bir durum; işiniz şansa kalmış

Eyfel Kulesi gezinizden sonra hemen alt tarafta, nehir kıyısında bulunan, Seine Nehri gezi tekneleri arasında en ünlülerinden biri olan Bateaux Parisiens‘le bir saatlik bir tur yapmak da hoş bir aktivite olabilir. Yukarıdaki videoyu izleyerek böyle bir gezi yapmanın hoşunuza gidip gitmeyeceğine kendiniz karar verebilirsiniz.

Eyfel Kulesi‘nden nehir boyunca sol tarafa doğru yürüyerek Pont de Bir-Hakeim – Bir Hakeim Köprüsü‘nün oradaki istasyondan 6 numaralı metronun Étoile yönüne binip son durakta inerseniz Zafer Takı‘nın olduğu yere yani Champs-Elysées‘nin başına gelirsiniz.

Bu ünlü bulvarı kıyı köşe keşfetmek istiyorsanız Şanzelize – Champs-Elysées yazısını okuyabilir ya da aşağıdaki videoyu izleyerek bölge hakkında fikir sahibi olabilirsiniz. Tabii en güncel bilgiler her zaman için bu yazılarda 😉

Bulvarın en başına geldiğinizde, tercihinize ve vaktinize göre Arc de Triomphe – Zafer Takı‘na çıkabilirsiniz. Yukarı çıkmaya değip değmeyeceğiniyse Arc de Triomphe – Zafer Takı yazısını ya da aşağıdaki videoyu izleyip kendiniz karar verebilirsiniz:

Zafer Takı‘ndan sonra Champs Elysées‘den aşağıya doğru yürüyerek inebilirsiniz. Zevkinize, ilginize ve yorgunluk durumunuza göre de sağlı sollu kaldırımlarda karşıdan karşıya geçerek aşağı doğru yürüyüşünüze devam edebilirsiniz. İlginizi çekiyorsa Louis Vuitton‘un dev mağazasına bir bakmakta yarar var. Ladurée‘de bir macaron molası vermek hoş olabilir ya da içeriye şöyle bir bakıp çıkmak… 

Bir süre sonra mağazalar bitecek, yeşillik alana ulaşacaksınız. Buradan yolunuza devam ettiğinizde biraz aşağıda sağ tarafınızda Grand Palais‘yi, onun karşısında da Petit Palais‘yi göreceksiniz. Vaktiniz varsa ücretsiz gezilen Petit Palais‘ye girmenizi öneririm, bir de az ileride Seine Nehri üzerinde karşınıza çıkacak olan Pont Alexandre III – III. Alexandre Köprüsü mutlaka görülmesi gereken çok güzel bir köprü. Onun karşısında da Napolyon’un mezarının olduğu Fransız Askeri Müzesi – Invalides var. Grand Palais‘nin sol tarafındaki ağaçlıklı alanda ise Elysée Sarayı bulunuyor.

Champs-Elysées üzerinde yolumuza devam edecek olursak bir süre sonra ulaşacağınız nokta Place de la Concorde – Concorde Meydanı olacaktır. Buradan karşıya geçip Jardin des Tuileries – Tuileries Bahçesi‘ne girebilirsiniz. Bu parkta yürüyüş yapmak, havuz çevresindeki yeşil sandalyelere oturup dinlenmek müthiş keyifli. Dilerseniz parktaki kafelerde de bir şeyler yiyip içebilirsiniz.

Biraz dinlendikten sonra yine hiç sapmadan yürüyüşe devam ederseniz Musée du Louvre – Louvre Müzesi‘ne ulaşacaksınız. Buraya geldiğinizde müzeyi gezmek için hem vaktinizin hem de halinizin kalmayacağını düşünüyorum, o yüzden bugünkü gezinizi burada noktalayabilir, Louvre Müzesi‘ni gezmeyi yarına bırakabilirsiniz. Dilerseniz Paris’te bu ilk gecenizi Moulin Rouge‘da ya da Crazy Horse‘ta bir kabare izleyerek geçirebilirsiniz. Madem güzel başladık, turistik de bir gezi yapıyoruz, o zaman ilk akşam yemeğini de Relais de l’Entrecôte‘ta yemenizi öneririm. Bütçe yapmak istiyorsanız da o zaman sizi Restaurant Monté-Carlo‘ya alalım.

Paris'te Bir Hafta - Bir Hafta Paris Tur Programı Önerisi Pariste.Net

2. Gün

Sabah erkenden Louvre Müzesi‘ni gezerek güne başlamak en akıllıcası olacaktır. Hazır gücünüz kuvvetiniz yerindeyken, en az yarım gününüzü buraya ayırmanız gerekiyor. Tabii ki günlerce gezseniz bitiremeyeceğiniz bu dev müzeyi, ilginizi çeken ve görmek istediğiniz eserlere öncelik tanıyarak gezmenizde fayda var. Biletinizi önceden online satın alırsanız, bilet kuyruğunda zaman kaybetmez, güvenlik kontrolünde ayrıcalıklı giriş hakkınız sayesinde daha hızlı giriş yapabilirsiniz. Youtube kanalım Pariste.Net Tv için hazırladığım ve Louvre Müzesi‘ndeki belli başlı eserleri bir kerede görebilmeniz için en ideal parkuru verdiğim Louvre Müzesi videosunu izleyerek de fikir sahibi olabilirsiniz:

Bir de Louvre Müzesi‘nin karşısında bulunan bir Tax Free kozmetik ve parfüm mağazası olan, üstelik Türkçe alışveriş yapabileceğiniz ve Pariste.Net’e özel indirimler sunan Benlux‘e de Paris’e gelmişken uğrayabilirsiniz. Yine gezimize devam edecek olursak dilerseniz Louvre‘un Seine Nehri tarafından Aşıklar Köprüsü – Pont des Arts‘a, hani şu meşhur, eskiden kilitlerin asıldığı köprüye ulaşabilirsiniz. Buradan doğuya doğru gittiğinizde de Paris’teki en eski köprü olan Pont Neuf‘e varmış olursunuz. Bu köprüden karşıya geçip Cité Adası‘nda dolaşmanızı öneririm. Buradan adanın diğer ucuna doğru yürürseniz, muhteşem vitraylarıyla ünlü Sainte Chapelle‘e, Marie-Antoinette’in giyotinle idam edilmeden önce son günlerini geçirdiği Conciergerie‘ye ve en önemlisi Notre Dame Katedrali‘ne ulaşırsınız.

Notre Dame‘ın karşısı, Paris’in en hareketli semtlerinden biri olan Saint Michel. Bu bölge yeme-içme konusunda hayli seçenek sunan capcanlı bir yer ama belki de oraya geçmeden önce seçeneklerin en güzellerinden biri olan Au Vieux Paris Restaurant denenebilir, ne dersiniz? Ayrıca Midnight in Paris filmiyle ününe ün katan kitapçı Shakespeare and Company‘yi de hazır buradayken görmelisiniz. Hemen sağ çaprazda da Saint Germain Bulvarı var. Bilmem vaktiniz kalacak mı ama Paris’teki iki ünlü kafe Les Deux Magots ve Café de Flore da o tarafta yer alıyor; ikisinden birinde yorgunluk kahvenizi alıp biraz dinlenebilirsiniz.

Kendinizi Paris sokaklarına kaptırıp rotanızı kaybetmemeyi başarırsanız sonrasında Notre Dame Katedrali‘ne yeniden dönüp katedralin arkasından yürüyüşünüze devam ederek diğer adaya, Saint Louis Adası – Île Saint Louis‘ye geçebilirsiniz. Çünkü burada görecek çok güzel yerler var. O adanın diğer ucuna kadar yürüyebilirsiniz.

Paris'te Bir Hafta - Bir Hafta Paris Tur Programı Önerisi Pariste.Net

3. Gün

M8, M12 ya da M14 metro hatlarından biriyle Madeleine Kilisesi‘nin orada inip önce o kiliseyi gezdikten sonra sağ çaprazınızdaki Boulevard des Capucines üzerinden Opéra tarafına yürüyebilirsiniz. Yolunuz üzerinde ünlü müzikhol Olympia Music Hall ve kuytu bir köşeye saklanmış olan VII. Edouard Meydanı – Place Edouard VII görmeniz gereken yerlerden.

Daha sonra Opéra Meydanı’na ulaştığınızda karşınıza muhteşem Opéra Garnier çıkacak. İmkanınız varsa burayı gezmeye en az bir saat ayırmanızı tavsiye ederim. Dilerseniz aşağıdaki videoyu izleyip, içeriyi gezip gezmek istemediğinize kendiniz karar verin:

Operanın arkasında da iki alışveriş mabediLafayette ve Printemps var. Artık burada geçireceğiniz zaman dilimi size kalmış. Sonrasında Vendome Meydanı – Place Vendôme tarafını da bir görüp geri gelebilir sonra Boulevard des Capucines üzerinden yürüyüşünüze devam edebilirsiniz. Bulvarın hemen girişinde sağdaki Starbucks‘a uğramayı sakın ihmal etmeyin, içeri girince ne demek istediğimi anlayacaksınız 😉

Bu yol sizi Grands Boulevards‘a çıkaracaktır. Yol üstünde sağınızda göreceğiniz Passage des Princes‘i atlamayın derim. Biraz ileride solda karşınıza çıkacak olan Hard Rock Cafe‘yi de görmek isteyebilirsiniz. Öğlen orada mı yeseniz? Bilemiyorum. Ayrıca mumya müzesi Musée Grevin de Paris’e bir hafta geçirebilecek olanlar için görülmesi gereken ilginç ve keyifli bir yer. Bir de Grands Boulevards‘ın üç güzel pasajı Jouffroy Pasajı, Verdeau Pasajı ve Panoramas Pasajı da görülesi yerlerden. Dilerseniz yine Pariste.Net Tv‘deki Paris Pasajları I ve Paris Pasajları II videolarını izleyerek fikir sahibi olabilirsiniz.

Biraz daha ilerlerseniz de Grand Rex‘e gelirsiniz. Sinema dünyasının perde arkasında ilginç bir deneyim yaşamak için burayı da gezmek hoş olabilir. Sonrasında biraz ileride solda da Türk Mahallesi karşınıza çıkacak.

Paris'te Bir Hafta - Bir Hafta Paris Tur Programı Önerisi Pariste.Net

4. Gün

Bugünün neredeyse tamamını Montmartre Tepesi‘ne ayırabilirsiniz. Önce Pigalle‘de bir gezinti, sonrasında tepeye doğru bir yürüyüş, Halle Saint Pierre ve Marché Saint Pierre, Montmartre Füniküleri ile yukarı çıkış, Beyaz Kilise Sacré Coeur Bazilikası, Ressamlar Meydanı Place de Tertre; sonrasında tepenin arka tarafındaki üzüm bağları, Dalida’nın izleri ve son olarak Montmartre Mezarlığı neredeyse tüm gününüzü muhteşem bir şekilde geçireceğiniz bir şekilde size Paris şenliği sunacaktır.

Restoran önerisi olarak bu bölgede Le Basilic‘e gidebilirsiniz. Tabii bununla sınırlı kalmayın, gözünüze kestirdiğiniz herhangi bir yerde yemeğinizi afiyetle yiyin…

Bugün kısa geçecekmiş gibi görünüyor yazdıklarımdan ama Montmartre Tepesi yazısını tıklayıp da o deryanın içinde kaybolunca bunun hiç de böyle olmadığını anlayacaksınız. Bu bölgede yapacak çoook şey var. Hatta Youtube kanalım Pariste.Net TV‘de yayınlanan, yukarıda gördüğünüz Klasik Montmartre Turu videomu izleyerek de küçük bir gezinti eşliğinde detaylı bilgi almanız mümkün.

Aşağıdaki videoyu izleyerek de Montmartre’a, daha çok tur gruplarının çıkış güzergahını öğrenebilirsiniz. Her iki rota da gayet keyiflidir. İkisini de izleyin, artık hangisi hoşunuza giderse onu gerçekleştirirsiniz:

Hâlâ haliniz ve vaktiniz kaldıysa Montmartre Tepesi gezisi sonrası Père Lachaise Mezarlığı‘na geçmenizi öneririm. Zira orası da son derece etkileyici, bir o kadar da büyüleyici bir yer. Hatta vaktiniz kısıtlıysa Montmartre Mezarlığı yerine doğrudan Père Lachaise‘e geçebilirsiniz.

Gece için de Moulin Rouge da harika bir kabare şovu unutulmaz bir Paris deneyimi yaşamanızı sağlayabilir. Ne dersiniz?

Paris'te Bir Hafta - Bir Hafta Paris Tur Programı Önerisi Pariste.Net

5. Gün:

Châtelet ile Bastille arasında kalan bölgeye gerçi bir gün yetmez ama yine de vaktiniz kısıtlı olduğu için bugünü buraya ayırmanızı önereceğim. Châtelet ve Bastille iki ayrı bölge, ikisi de birbirinden canlı ve hareketli. Bu ikisinin arasındaki Marais Bölgesi ise başlı başına bir zenginlik. Hangi köşesini kurcalasanız karşınıza ilginç bir yer çıkıyor. Forum des HallesCentre Pompidou, Vosges Meydanı – Place des Vosges, Victor Hugo’nun EviPicasso Müzesi – Musée Picasso, Village Saint Paul, Arts et Métiers Müzesi, Arsenal Limanı – Port de l’Arsenal ve daha pek çok gezip görülesi yer bu civarda yer alıyor. Daha bir de Saint Martin Kanalı boyunca yürüyüş var? Bir bakmışsınız ki akşam olmuş. Akşam yemeğini Robert et Louise‘de mi yeseniz?

Tüm gününüzü bu civarda geçirebileceğinizi düşünüyorum ama kazara bitirdiğinizi düşünürseniz o zaman Seine Nehri tarafına inip nehir kıyısı boyunca bir yürüyüş yapabilirsiniz. Özellikle Parc Rives de Seine‘i şiddetle öneririm.

Paris'te Bir Hafta - Bir Hafta Paris Tur Programı Önerisi Pariste.Net

6. Gün

Paris’te bir hafta boyunca yapacak daha çok şey var ama Paris’e bir haftalığına gelmişseniz bir gününüzü Versay Sarayı‘na ayırmakta fayda var. Sarayı gezmeseniz bile gidip görmeli, en azından bahçesinde dolaşmalı, dev göletinde kürek çekmeli ya da çevresinde bisiklete binmelisiniz.

Dönüşte RER-C‘yle Musée d’Orsay – Orsay Müzesi‘nde inebilir, haliniz varsa burayı gezebilir, Seine Nehri boyunca bir yürüyüş yapabilirsiniz. Aslına bakarsanız şatolara meraklıysanız, biraz da Paris dışına çıkmayı göze alabilirseniz gezebileceğiniz daha pek çok güzel bir şato var. Aslında bunları söyleyip kafanızı daha da karıştırmalı mıyım bilmiyorum ama benim görevim size imkanları söylemek, size düşen de içlerinden bir seçim yapmak: Fontainebleau Şatosu, Vaux le Vicomte Şatosu, Chantilly Şatosu, Pierrefonds Şatosu, Compiègne Şatosu ve daha neler var neler… Üzgünüm bunların hepsini yapmaya bir hafta yetmez, en az iki haftanızı ayırmanız gerek ki bu konudaki detayları Paris’te Alternatif 15 Gün yazımda bulabilirsiniz.

Belki de Paris dışında bir gün geçirmek için diğer bir seçenek Disneyland Paris olabilir. Malum, çocuklu aileler için Disneyland mecburi bir destinasyon. Hatta işin içine Disneyland girince belki de oraya en az iki gün ayırmak gerekebilir… Üstelik o civardaki meşhur outlet center La Vallée Village da gitmeyi tercih edebileceğiniz bir yer olur sanıyorum. Tabii Parc Astérix ve benim size asıl önermek istediğim, Fransa’nın belli başlı tarihi anıt ve yapılarının maketlerinin bulunduğu beş hektarlık park France Miniature‘e de vakit ayırmakta yarar var. Seçim size kalmış.

Paris'te Bir Hafta - Bir Hafta Paris Tur Programı Önerisi Pariste.Net

7. Gün:

Gördünüz mü bir çırpıda bitti Paris’te bir hafta; oysa gezip görecek daha ne çok yer var. Son gün uçak saatinize göre bir Panthéon‘u görmekte fayda var, sonrasında da Jardin du Luxembourg – Lüksemburg Bahçesi‘nde bir yürüyüş iyi gelecektir. Panthéon‘un arkasında, benim çok sevdiğim Rue Mouffetard‘ı görmeye de vakit ayırın lütfen.

Bu geziden sonra fazla vaktinizin kalacağını sanmıyorum. Artık otele gidip eşyalarınızı alıp Orly ya da Charles de Gaulle havaalanlarından birine gidebilirsiniz.

Paris'te Bir Hafta - Bir Hafta Paris Tur Programı Önerisi Pariste.Net

Paris’te bir hafta doyasıya gezebilmeniz için size çok özet olarak bir program vermeye çalıştım. Kiminiz yorgunluk, hava şartları, ve çeşitli öncelikler nedeniyle bu programın tamamını yapamayabilir. Kiminizse keşif canavarı olarak tüm parkurları tamamlayıp “ee daha yok mu?” diye sorabilir. Olmaz olur mu tabii ki var.

Örneğin Avrupa’nın en büyük finans merkezi La Défense, Paris tren garlarından Gare du Nord ve Gare Saint Lazare, harika bir müze olan Musée du Quai Branly, ilginç bir yapı olan Grande Mosquée de Paris, gökdelen terasından Paris manzarası için Tour Montparnasse, Paris’in iki ayrı ucundaki iki güzel ormanlık alan Bois de Boulogne ve Bois de Vincennes, antikalara ve eski eşyalara meraklıysanız dev bit pazarı, ürkütücü ama bir o kadar da ilginç bir mekan olan Paris Yeraltı Mezarları – Catacombes, balonla Paris Ballon de Paris ve cennetten köşeler Grand Lac des Ibis, Le Vésinet – Le Pecq, Île de la Jatte gibi neler neler var görülecek. Örneğin, bir zamanlar Sevr Antlaşması’nın yapıldığı salonu görmek için Musée National de la Céramique – Ulusal Seramik Müzesi‘ne gitmeye ne dersiniz? Belki o bir dahaki sefere…

Artık siz programınızın erken biteceğini düşündüğünüz zaman dilimlerinde bunlardan birkaçını o günkü gezilecek yerler listenize ekleyebilirsiniz. Bir de gezinizin Pazar gününe denk gelen kısmını Paris’te Pazar Günü Neler Yapılır? yazısına bakıp ona göre revize edebilirsiniz.

Paris’e daha önce geldiyseniz de artık o zaman biraz daha şehir dışına çıkabilir, Giverny, Barbizon gibi birbirinden güzel köyleri, Provins gibi kasabaları görmek için birer gününüzü ayırabilirsiniz. Daha tarihi orta çağ kenti Rouen, muhteşem sahil kasabaları Deauville & Trouville, balıkçı köyünden fazlası Honfleur, falezleriyle ünlü Etretat, Fransa’nın Eyfel Kulesi’nden sonra en çok ziyaret edilen yeri Le Mont Saint-Michel, harika bir denizci kenti Saint Malo gibi birbirinden güzel pek çok yer var Paris çevresinde görülecek. Bu saydıklarımı inceledikçe Paris’e birkaç kez daha gelmek isteyecek, bir kısmınız çok mutlu olurken bir kısmınız da hangi birini görmeniz gerektiğine bir türlü karar veremeyeceğiniz için bana çok kızacaksınız, hele ki Paris’te Alternatif 15 Gün yazımı okuyunca “biz bu kadar çok güzel yeri görmeye nasıl vakit bulacağız” diye beni sopayla kovalayacağınızdan eminim 🙂

Keyifli geziler, keyifli keşifler.

 

 

Booking.com
Author

30 Comments

  1. Sitenizi nette gezerken keşfettim. Gerçekten çok bilgilendirici yazılar olmuş. Emeklerinize sağlık. Herkesin hayalidir Pariste vakit geçirmek.. ister eğitim olsun ister seyahat olsun. İnşallah bana da nasip olur güzel geziler. Yazı için teşekkürller…

    • Ahmet Ore Reply

      Çok teşekkür ederim İnci Hanım. Güzel günlerde ve en kısa sürede yolunuzun Paris’e düşmesi dileğiyle. Selamlar, sevgiler.

  2. BUSRA TURAN Reply

    Ahmet Bey Merhabalar,
    6 günlük Paris seyahatimizde belirlediğimiz rota için siteniz bize çok yardımcı oldu. Her konuyu en ince ayrıntısına kadar anlattığınız için gerçekten size minnettarım. Sitedeki bir çok konudaki önerileriniz olmasa eminim çok zorlanırdık. Ayrıca instagramdan metrolarla ilgili sorduğum soruya hemen dönüş yapmanız çok ince bir davranış. Sayenizde gezdiğimiz yerleri sanki daha önce gelmişçesine rahatça gezdik ve keyif aldık 🙂 Sitedeki yönlendirmeleriniz aracılığıyla ulaşım ve yemek konusunda hiçbir problem yaşamadık. Hatta tavsiye ettiğiniz Restaurant Monté Carlo’ da yediğimiz öğle yemeğinden çok memnun kaldık. Le Relais de l’Entrecôte ise bir harikaydı ! Tadı hala damağımızda 🙂 Yalnız Chartier’de yediğimiz ördek biraz hayal kırıklığıydı yada ben çok farklı bir tat beklemiştim 🙂 Yinede mekan çok güzeldi.
    Ulaşım konusuna gelirsek Orly havalimanından Navigo almak istedik ama maalesef ordaki gişe kapalıydı 🙁 Bilet alarak Paris merkeze ulaşabildik. İlk dakikalar için biraz talihsizlik olsada daha sonra metrodan Navigo alabildik. Navigo cidden hayat kurtarıcı oldu , Pazartesi günü gelip Cumartesi günü döndüğümüz için bize en uygun ulaşım kartıydı.
    Elleriniz dert görmesin. Tekrardan emeğinize sağlık , çok çok teşekkürler..
    Saygılarımla..

    • Ahmet Ore Reply

      Merhabalar,
      Paris’te güzel zaman geçirmiş olmanıza çok sevindim. Bunda yazdıklarımın ve paylaştıklarımın katkısı olduğunu bilmekse ayrı bir mutluluk benim için. Tüm değerlendirmeleriniz için çok teşekkür ediyorum. Orly’deki Navigo gişesinin kapalı olması sevimsiz olmuş; birkaç kez sırf inceleme yapmak için Orly’ye gittim, hakikaten gişe kapalı olabiliyor ama bir süre sonra açılıyor. Neye göre kapalı olduğunu ve ne kadar süre kapalı kaldığını anlayabilmiş değilim maalesef. Bir de Chartier konusunda size katılıyorum; oraya büyük beklentilerle gitmemek gerekiyor. Sadece son derece hoş bir ortamda, Paris koşullarında makul bir fiyata yemek yemek için gidilebilir; yoksa benim özellikle tercih ettiğim mekanlardan değildir.
      Ayrıntılı yorumlarınız ve deneyimlerinizi bizlerle paylaştığınız için tekrar teşekkürler.
      Nice güzel gezileriniz olması dileğiyle.
      Mutlu günler dilerim.

  3. Betul Tasdemir Reply

    Selamlar,
    Lizbon’dan gelirken uçağımızı bir gün Paris’te kalacak şekilde planladık. “Bir Günde Paris “ yazınızda çizdiğiniz rotayı izledik, her adımımızda sizi teşekkürle andık Harika bir gün oldu bizim için teşekkürler .

    • Ahmet Ore Reply

      Merhabalar,
      Yazılarımın ve önerilerimin birilerinin işine yaradığını görmek beni hep mutlu ediyor.
      Yorumunuz için ben teşekkür ederim.

  4. Sizin değerli emeklerinizine ve kibarlığınıza karşılık seve seve paylaştım . Mutlu ve eğlenceli paylaşımlar bizlerle olsun ☺️

  5. *Yazılarınız ve videolarınız sayesinde kendimize günlük rötalar oluşturduk, bu sayede hiç zorluk çekmedik , hatta sanki daha önceden bildigimiz bir yerde gibi hissettik 🙂
    *İlk günü Eiffel-Arc de Triomphe-Champs Elysees-Jardin des Tuileries ve Louvre ile tamamladık.Tabi ki Louvre u gezmedik. Etolden Louvre kadar yürüyerek gittik.
    *İkinci günü Museum du Orsay- Saint Germain- JArdin du Luxemburg-Pantheon-Notre Dame-Saint Chapelle şeklinde tasarladık. Luxemburg bahçesi gerçekten çok keyifliydi.(Eric Kayser'den aldığımız muhteşem sandvicleri o güzel çeşmenin başında afiyetle yedik. 🙂 )
    *Üçüncü gün Sacre coeur'e gittik , Place du tertre 'de anime resmimizi yaptırdık.Ciddi anlamda keyifliydi:)
    Montmartre 'daki hediyelik eşya dükkanlarını unutmadık tabi ki , bir çok dükkana göre uygun ve hoş hediye seçenekleri bulduk.
    Le mur des Je t'aime'i unutmadık tabi ki bulunduğu parkın karşısındaki kilisenin çan sesleri arasında huzurlu bir yarım saat dinlendik.
    Moulin Rouge 'u görüp otelimize de yakında olan Opera bölgesine geçtik.Metronun hemen çıkışında Garnier in oluşu da şaşırtıcıydı, beklemiyorduk çünkü metrodan çıkınca hemen öyle bir yapı ile karşılaşmak büyüleyiciydi.Galeries Lafayette 'de kısa bir gezinti yaptık.
    Önerdiğiniz üzere Capucines 'deki saray vari Starbucks 'a gitmeyi ihmal etmedik.(Tr bile kahveme adımı doğru yazamazlarken Paris te tam anlamıyla doğru yazılması da çok hoştu:) )
    *Bu arada macaron yorumlarına bir tane de ben eklemek isterim. Opera'daki Pierre Herme ve Champs Elysees 'deki Laduree ' nin macaronlarını deneme şansımız oldu.Biz en çok Laduree' yi beğendik. Tadı hala damağımızda .
    *Hangi gün olduğunu hatırlamamakla beraber bir bistroda soğan çorbası denemek istedik,çevremizden de önerilen üzere 2 kişi için 1 soğan çorbası söyledik , garson biraz şaşırdı tabi ama biz çorbanın keyfini çıkardık 🙂
    * Denemek istediğim bir çok Fransız lezzetini bebek beklemenin verdiği bazı durumlardan dolayı deneyemesekte tattıklarımızdan çok memnun kaldık.
    *Genel olarak akşam yemeklerini otelin hemen yanında bulunan bir İtalyan restorantında yedik. Fiyatlar çok uygun olmamakla beraber damak tadımıza yakın olması sebebiyle cezbedici oldu.
    *Öğle yemeklerimizin en güzel yanı Eric Kayser'di
    *Dördüncü gün Musee Grevin'i ziyaret ettikten sonra ( ciddi anlamda keyif aldık diyebilirim.) ikinci kere görmek istediğimiz Eiffel-Champs Elysees ve Opera bölgelerinde kısa gezintiler yaptık.
    * Ve son günün Fransız Ulusal bayramı olması sebebiyle bir çok yer kapalıydı.Bayağı sokak sokak açık fırın arayıp baget aldık:)
    Tek başına yenilebilecek kadar lezzetliydi.
    Ve havalimanına doğru yola koyulduk.
    *Hava neredeyse her gün yağmurlu ve kapalıydı. Çoğu zaman üşüdük diyebilirim.Ama hiç birşey keyfimizi kaçırmadı. Hatta bir ara o kadar şiddetli yağmur yağdı ki Grand Palais e sığınmak zorunda kaldık 🙂
    *Fransızların ya da Fransa'da yaşayan insanların soğuk oldukları , ingilizce konuşmaya ya da size yardımcı olmaya yanaşmadıkları tamamen bir tevatürmüş:)
    Restorantlarda ya da dükkanlarda karşılaştığımız hemen herkes güler yüzlü ve yardımseverdi.
    * Bazı insanların bahsettiği gibi herhangi bir güvenlik problemi yaşamadık.
    *Paris'ten mutlu ve gezmekten yorulmuş bir şekilde ayrıldık.
    *Söylediğiniz gibi bu şehir bir kereyle asla doyamayacağınız bir yermiş.

    *Paylaşımlarınızdan ve yardımlarınızdan ötürü size çok teşekkür ederim.

    • Sevgili Sena Hanım,
      Paris'te güzel günler geçirmiş olmanız mutluluk verici.
      Bu paylaşımınız, benzer deneyimleri yaşayacak olanlara fikir vermesi ve yol göstermesi açısından çok değerli. O yüzden size çok teşekkür ediyorum.
      Hayat paylaştıkça güzel.
      Mutlu günler…

  6. *Seyahatimiz 10-14 Temmuz 2017 tarihleri arasındaydı.
    *Bir turist olarak küçücükte olsa blogunuza bir faydam olabilir düşüncesiyle deneyimlerimi paylaşmak istedim.
    *10 Temmuz sabahı CDG havalimanına indik , birçok havalimanından farklı bir işleyişe sahip , gittiğimiz tarihten olsa gerek 1 saat gibi bir süre pasaport kontrolünde sıra bekledik. (Sanırım Paris'te yaşadığımız olumsuz denebilecek tek şeydi.) Havalimanında biraz nevrimiz dönmedi değil ama tabi ki Paris aşkı bizi yıldırmadı.
    *Havalimanından Navigo larımızı aldık.Gerçekten hayat kurtarıcı, kendini güvende hissettiriyor 🙂
    *Otelimiz öneriniz üzerine Grand Boulevards'daydı. Astotel zincirlerinden Acadia. Otel Check-inden önce ve Check-out tan sonra valizlerimizi bırakmamıza izin verdi.İşimize yarayan harika bir detaydı.
    Otelden bahsetmek gerekirse kahvaltı dahil 10-14 Temmuz için 470 Euro gibi uygun bir fiyat ödedik. Üstelik kahvaltı umduğumuz Fransız kahvaltılarının ötesindeydi gerçekten.(Peynir çeşitlerinden tutunda domates-salatalığa kadar herşey vardı.) Otel tertemizdi ve öğleden sonra lobide bulunan atıştırmalıklar ve içecekler keyifliydi. Minibar soft içeceklerle her gün yenileniyordu.

  7. * Eşimle Paris'e seyahat etmeye karar verdiğimizde editörü olduğunuz blogla ve sizinle tanıştım.
    *Neredeyse her gün yazılarınızı okudum.Ve tabi ki Paris'e gitme kararının ne kadar yerinde olduğunu farkettim. 🙂
    *Paylaştığınız bilgilerden o kadar faydalandık ki size dönüt vermeyi bir borç bildim.
    *Seyahat planımızı yaklaşık 8-9 ay önce yapıp biletlerimizi aldık, otel rezervasyonlarımızı yaptık.Tabi ki bu planı yaparken bebek beklediğimizi bilmiyorduk. 🙂 Elbette ki zor olacaktı fakat vazgeçmedik.

  8. Güzel bir yazı olmuş. Kilit asmak için bi köprü önerisinde bulunabilir misiniz?
    Gittiğimiz şehirlerde oğlumu tagliyorum kilitlerle. İlerde tekrar giderse belki görür 🙂

    • Merhabalar,
      Kilitli köprü aslında Pont des Arts'tı ama belediye tüm kilitleri toplayıp cam korkuluk yaptı o yüzden artık oraya asılmıyor. Onun haricinde neredeyse tüm köprülere asıyorlar ama anneannem "kilidi kapalı tutmak kısmeti kapar" derdi, dikkatli olun 🙂
      Mutlu günler.

  9. Öncelikle emeğinize sağlık çok güzel bir site ve harika yazılar var bayıla bayıla okuyoruz.2 hafta sonra Paris'e geleceğiz ve herşeyi sizin siteniz ve youtube kanalınızdan öğrendik çok sağolun. Bütün yazılarınızı okuyamadım henüz o yüzden eğer yazdıysanız kusura bakmayın ama bir şey sormak istiyorum 'Paris de ki gezimizi kolaylaştıracak bir telefon uygulaması mevcut mu? ' bu bir harita olabilir,turistler için yapılmış maps tarzı birşey olabailir.

    • Merhabalar,
      Öncelikle güzel yorumunuz için çok teşekkür ederim. Aslında işten güçten başımı kaldırabilsem, bir vakit ayırabilsem Pariste.Net'in aplikasyonunu yapmayı çok istiyorum da şimdilik proje aşamasında. Offline harita ve klavuz anlamında ne yazık ki bir aplikasyon bilmiyorum ama online olarak RATP'nin uygulaması ulaşım anlamında tüm sorunlarınızı çözecektir diye tahmin ediyorum. Bu yorumu okuyacak olanlar arasında da konuyla ilgili fikri olan varsa ve bizlerle paylaşırsa çok sevinirim.
      Mutlu günler.

  10. Heyecandan yazının tamamını okuyamadan yorum yapmak istedim. Bu nasıl güzel detaylar ve anlatımdır. Sabrınıza ve saygınıza sonsuz teşekkürler. Elleriniz dert görmesin 🙂 Saygılar..

  11. Ben bunu nasıl görmemişim yav))) Hemen favoriye alayım bunu. Bu batobus olayını önemli buluyorum ilk gidenler için, her gittiğimde sektirmeden bineceğim ben, çok pratik geliyor bana duraklar arası indi-bindi yapmak.

  12. Paris'e ilk kez geleceksiniz ve bir çok şeyi yapmak istiyorsanız bence en iyi fikir üstüne basarak söylüyorum batobus'dur.Metro'yu çözmeye gerek yok, o iş ikinci kez gelirseniz yada uzun süre kalıyorsanız! batobus anasayfayı açarsanız ne demek istediğim net anlaşılacaktır. Nehri 8 adet çok önemli durakda inerek dolaşıyorsunuz.1-Louvre, 2-Champs Elysee, 3-Hotel de Ville 4-,Eiffel, 5-D'orsay, 6-Saint Germain, 7-Notre Dame, 8-Jardin des Plantes….e daha ne olsun! Hangi durak-hangi metro hattı diye kafanızı yormaya yada duraklar arası kulağınızı ters gösterir misali yolculuk yapmanıza gerek yok. Her birini batobus ile üstelik nehir keyfini çıkarak dolaşıyorsunuz. Louvre hariç, hızlı olursanız her güne iki tanesini sığdırabilirsiniz belki! Bir bilet ile tüm gün istediğiniz kadar indi-bindi yaparsınız.İsterseniz 2 günlük bilet alın, ki mantıklısı budur bence. 18 euro olan günlük bileti Navigo'nuz varsa 10 euroya alabilirsiniz. Ben olsam ilk kez gidiyorsam 8 gün kalırım ve 4 kez 2 günlük batobus bileti alırım, her bir durak ve civarına bir günümü ayırırım.

    Vaktiniz olursa da Sacre Couer'e metroyla gider, yürüyerek aşağı Pigalle'e inersiniz bir boş gününüz olursa.Metro bunun için gereklidir ilk etapta, gerisini batobus halleder.

    Her bir durakda indiğinizde içini dolaşdıktan sonra civarında da nerelere takılınır derseniz ihtimaller çok derim. Notre dame ile Ile Saint Louis ve Saint Michel mesela.

    Gri çizgiler nehirdir, batobus akşam saat 6'ya kadar aynı hat üstünde çark yapar.

    http://www.batobus.com/

  13. Merhaba 1ay kadar sonra bir paris gezimiz olacak. Pratik bilgiler için sizin sitenizden faydalanmaya çalılıyorum. Size sorum, önemli müzeleri toplu olarak ve daha ekonomik olarak gezmek için toplu bilet alma imkanı var mı? Örneğin parispass.com diye bir site buldum ama bana pek güvenilir gelmedi. Bir de internetten alsak daha iyi olur diye düşünüyorum her yerde sıra beklememek için. Siz ne önerirsiniz?

    • merhabalar, son dönemde bu konuda o kadar çok soru geldi ki artık pass'lar hakkında yazmak kaçınılmaz oldu, son günlerde bu konuyu araştırıyorum çünkü ben hiç kullanmadım. sonuçta endişeniz olmasın o site gayet güvenilir, eğer gezeceğiniz yerleri pass olmadan gezdiğinizde daha maliyetli olacaksa o zaman pass almanız tabi ki çok iyi olacaktır. eğer az müze gezecekseniz tabi ki almanıza gerek yok bu tamamen size kalmış; yani hesap kitap meselesi ve tamamen kişiden kişiye değişiyor.
      eğer pass almazsanız internetten müzelerin biletini online alabilirsiniz elbette, o zaman sıralardan kurtulmanız daha kolay olur.
      bu konuda önümüzdeki günlerde blog'ta detaylı yazılar paylaşacağım, siz gelene kadar tamamlamış olurum sanıyorum.
      mutlu günler

    • Tekrar merhaba. Bu konuda bir yazı mutlaka faydalı olacaktır. Herkes kısa bir süreliğine gittiği için maksimum düzeyde müze görmek istiyor ve tabi sıra beklemek istemiyor. Size yazdıktan sonra ben bir de şunu buldum: http://www.parismuseumpass.com
      Louvre'un resmi sitesinde linki vardı o nedenle daha çok güven verdi ayrıca daha ekonomik ve de havaalanından alınabiliyor.. Bana daha mantıklı geldi bu. Yine de sizin yazınızı da okumak isterim. İyi çalışmalar.

      • Defalarca okuyorum yazılarınızı cok cok mersi ellerinize sağlık 🙏🏻

  14. Çok bilgilendirici bir yazı. Belirtilen yerlerin çoğuna gittim. Ancak tavsiyem, ilk önce METRO ULAŞIMINI çözmeniz. yoksa, yürüyerek çok zaman kaybediliyor ve yorucu oluyor.

    • Yorumunuz için teşekkürler. Evet metro konusunu çözmek ilk gün için biraz karışık gibi görünebiliyor ama harita okumayı kavradıktan sonra yol iz bulmak daha bir kolay oluyor. Metro harita okuması ile ilgili önerileri Paris Metrosu yazımda vermeye çalışmıştım. Tabi yine de bizzat yaşayarak öğrenmeden olmuyor. Umarım herkes keyifle ve rahat rahat gezer, tadını çıkarır Paris'in.
      Tekrar teşekkür ederim.

    • Esin Demirbağ Reply

      Merhabalar, oğlumla 16-20 Kasım 2019 arası Paris e yaptığım gezide tamamen sizin video ve yazılarınızdan yararlandım tüm ayrıntılar harikaydı elimle koymuş gibi buldum heryeri, herşey için teşekkürler, kaliteli ve güvenilir bilgilerdi selam ve sevilerimle Esin Demirbağ

      • Ahmet Ore Reply

        Merhaba Esin Hanım,
        Yazdıklarım ve paylaşımlarımın birilerinin yaşamını kolaylaştırdığını görmek beni her zaman mutlu ediyor, o yüzden bu yorumunuz benim için çok değerli; çok teşekkür ederim.
        Nice güzel gezileriniz olması dileğiyle.

Write A Comment

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.