(Son Güncelleme: 05.09.2024) Paris’in birbirinden güzel onca bulvarı, caddesi ve sokağı varken hangi birini yazacağını şaşırıyor insan. Elbette ki bunlardan bazıları biraz daha öne çıkıyor bazı özellikleriyle. Kimisi lüks alışverişin merkezi, kimisi gençlerin ilgi odağı, kimisi turistik açıdan önemli, kimisi yeme içmenin adresi. Kimisi de fazla büyük olmasa da içine girdiğiniz anda sizi bambaşka bir enerjiyle sarıp sarmalayan farklı bir havaya sahip oluyor. İşte öylesi sokaklardan birindeyiz bu yazımızda: Rue de Buci (rü dö büsi ya da ğü dö büsi)
Şimdi böyle yazınca da sizi aman aman bir beklenti içine de sokmak istemem ama ben ne zaman buradan geçsem ortamdaki enerjiyi içimde hissediyorum; yoksa öyle büyük bir sokak değil. Hatta kimi zaman geçtiğinizde alelade bile gelebilir ama ne zaman 6. arrondissement‘a, Saint Germain tarafına gitsem bu sokaktan geçmeyi adet edindim bir şekilde.
Rue de Buci Saint Germain Bulvarı‘nda Mabillon ile Odéon arasında, Seine Nehri tarafında, bir arka paralelde yer alıyor. Çoğu insan Saint Germain Bulvarı‘na, Les Deux Magots ve Café de Flore‘a odaklandığı için arkadaki sokakları kaçırabiliyor ama siz Paris’in, aslında göz önünde olup da azıcık rutinin dışına çıkıldığında keşfedebileceğiniz güzellikleri kaçırmayanlardan olduğunuz için doğru yoldasınız.
Sokağın bir girişi hemen Mabillon’daki ünlü midyeci Léon‘un tam karşısında. Bense buraya Odéon‘a metroyla geldiğimde o çok sevdiğim pasaj Cour du Commerce Saint André‘den geçip, arka taraftan çıktıktan sonra sola dönerek ulaşmayı seviyorum. Hemen iki adım ötedeki minik kavşaktan tam karşıya geçerseniz Rue de Buci’nin başındasınız.
Sokağa girer girmez sağlı sollu diğer kafeler, restoranlar, pastaneler, kitapçılar. Özellikle sağdaki kitapçının vitrin önüne koyduğu ikinci el kitapları karıştırmayı çok seviyorum. Bir de yine sağ tarafta, Maison Thevenin diye cici bir pastane var, orada pek çok farklı türde Fransız tatlısını bir arada bulma olanağınız var. Ben de her gidişimde rejimi kırıp oradan bir tatlı almak zorunda hissederim kendimi; tehlikeli bir bölge yani 🙂
Artık seçin oturun kafe – restoranlardan birini ya da öylece önlerinden geçip gidin; güzel havalarda sokağa taşmış, bir şeyler yiyip içen insanları seyredin, soğuk havalarda da ısıtma sistemlerinin altında oturup sigaralarını tüttürenleri. İnsanlar çılgın; hava çok soğukken bile dışarıda oturan birileri illa ki oluyor. Bazı dönemler elektrik tasarrufu nedeniyle ısıtıcılar kapalı olabiliyor. Gidip de soğukta kalırsanız benden bilmeyin 😉
Az ileride soldaki köşede bir Paul var; oraya bir kere gittim, fazla kalabalık olmazsa oturulabilir ama onun tam karşısındaki köşede Bar du Marché diye hayat dolu bir minik brasserie var ki işte orayı çok seviyorum. Bir de bu sokaktaki Café de Paris‘ye karşı boş değilim ama o her zaman ikinci planda 🙂
Aslında L’Atlas Restuarant da fena değildir ama hem garsonlarını çok sevmem hem de yukarıda fotoğrafını gördüğünüz çiçekçiyi alıp orayı da restorana katıp sokağın havasını bozduklarından beri kendilerini protesto ediyorum…
Sokakta biraz daha yürüdükçe yol sola doğru kıvrılır ve yaya yolu havasından uzaklaşmaya başlar. Sol tarafınızda hoş mekanlar oluyor, neredeyse ayakta duruyormuş gibi oturup sokak ortasında bir şeyler içip geleni geçeni seyredebiliyorsunuz. Yolun sonu da Saint Germain Bulvarı‘ndaki Mabillion istasyonudur ve karşı tarafta Léon‘u görürsünüz zaten. Bu noktadan sonra dilerseniz sağa dönüp Saint Germain des Près tarafına yürüyebilir, dilerseniz sola dönüp Odéon ve Saint Michel tarafına devam edebilirsiniz.
Ya da yolun tam karşısından Léon‘un yanından devam edip Marché Saint Germain‘i gezmeniz hoş olabilir. Onun sol tarafına doğru yürürseniz Odéon Tiyatrosu, sağ tarafına doğru yürürseniz de Saint Sulpice Kilisesi‘ne ulaşırsınız. Düz devam edip arka tarafa geçerseniz Fransız Senatosu‘nu görürsünüz. Zaten Lüksemburg Bahçesi‘nin alt tarafına gelmiş olursunuz. Paris böyle bir yer işte; sokağa bir çıktınız mı, oradan oraya, oradan oraya yürürken kendinizi kaybeder, Paris’in güzellikleri içinde kaybolursunuz.
Rue de Buci’ye toplu taşımayla gelmenin en kolay yolu M4 ya da M10 metro hatlarından birini kullanarak Odéon’a gelmek, sonra da yazının başında belirttiğim gibi Cour du Commerce Saint André‘den geçip çıkıştan sola dönmek. Yani ne yapın edin Saint Germain Bulvarı‘nı gezdiğiniz gün, bir arka sokakta hayatın tüm canlılığı ile aktığı bu küçük sokağı es geçmeyin derim.
Keyifli geziler, keyifli keşifler.
Adres: Odéon, 75008 Paris
6 Comments
Kasım ayında eşimle 5 günlük Paris seyahati gerçekleştirdik. Bu seyahatimizi planlarken bloğunuzdan bolca faydalandık. Güzel ve yararlı paylaşımlarınız için teşekkür ederiz. Paris bizi gerçekten çok etkiledi. İlk fırsatta tekrar ziyaret etmek istiyoruz.
Çok teşekkürler Tülay Hanım,
Düşünceleriniz ve görüşleriniz benim için çok değerli.
Paris sizi yeniden bekliyor olacak.
Mutlu günler.
Çok teşekkür ederim. Evet bir kitap fikri var kafamda ama blog'tan biraz daha farklı bir şey tasarlıyorum. Bakalım, 2015 en geç 2016 hedeflerim arasında, çok sağolun güzel düşünceleriniz için.
Metro konusunda gözünüz korkmasın, ulaşım konulu yazılarda belirtmeye çalıştığım gibi gideceğiniz yere ulaşmak için ilgili istasyonu haritada buluyorsunuz, sonra da rengine ve hat numarasına göre o hattın son istasyonunu gösteren yöne doğru yolunuzu buluyorsunuz. Bir iki kez yanlış yöne gitmeniz normal, sonrasında çarçabuk alışacaksınızdır hiç endişeniz olmasın.
Bir de sizden ricam, Pariste.Net'i ya da beğendiğiniz yazıları sosyal medya hesaplarınızda paylaşırsanız daha çok kişiye ulaşmak hem onların işine yarayacaktır hem de benim için moral olacaktır.
Şimdiden iyi tatiller.
merhabalar, on gündür oku oku bitiremedim siteyi, tavsiyem tüm bu yazdıklarınızı aynı şekilde kitaplaştırmanızdır.temmuz 31 ile 3 agustos arası ailece (ben. eşim ve iki çocuğumla )orada olacağız inşallah.eşim alış veriş bense gezip görme sevdalısı.paristen en büyük çekincem ulaşım, okudukça daha da kafam karıştı.gerçekten ulaşım korkutucu mu? iyi çalışmalar ( ingilizce okurum ama konuşamam:)))
Hayatimda görmek istediğim ülkeler sıralamasında ilk sırada. ..Bir gün mutlaka 🙂 Sibel
Umarım ilk fırsatta görmek için uygun şartlar bir an önce oluşur. Paris sizi sabırsızlıkla bekliyor…