(Son Güncelleme: 01.04.2024) Bu yazımızın konusu akıllara ziyan... Paris’in orta yerinde, kendi halinde bir yapının küçük kapısından içeri girip yeraltında bambaşka bir dünyanın içine, Paris’te yeraltı mezarlarının bulunduğu çok özel bir yere, Catacombes‘a gireceğiz hep birlikte.

Catacombes (katakomb) yeraltı mezarlığı anlamına geliyor ve burası Paris’te gezip görebileceğiniz en ama en enteresan yerlerden biri. Her ne kadar yeraltı mezarlığı gibi tanımlansa da ben burayı, ölümün sessiz tanıklarıyla oluşturulmuş bir yeraltı “sanat galerisi” olarak değerlendiriyorum. Neden mi?

Bunun nedenini anlamak için dilerseniz önce Catacombes’un hikayesini öğrenelim: Burası aslında Paris’i Paris yapan o binaların yapımında kullanılan sarı kalker taşının çıkarıldığı eski taş ocaklarından biri. Normalde kilometrelerce uzunluğunda tünellerden oluşuyor ama günümüzde sadece 1,5 kilometrelik bir bölümü geziliyor. Kimi bölümler zaman zaman kapandığı için bu fotoğraflardaki yerlerin hepsini göremeyebilirsiniz ya da farklı salonlarda gezebilirsiniz. Ve gezdiğiniz bu yerler sadece taş ocağı tünelleri değil, yeraltı mezarlığı şeklinde düzenlenmiş galeriler… İnanın dehşet verici; insan, insanoğlunun yapıp etmeleri karşısında bazen donup öylece kalıyor.

Paris Yeraltı Mezarları - Catacombes de Paris Pariste.Net

Peki burası nasıl yeraltı mezarlığı olmuş? Anlatayım:. Paris’in pek çok bölgesinde yüzlerce yıl ölülerin gömüldüğü mezarlıkların, zaman içinde salgın hastalıkların kaynağı olarak görülmeye başlanması üzerine gelen şikayetler sonucu 9 Kasım 1785’te alınan bir karar sonucunda boşaltılmasına karar verilmiş.

Boşaltılan ilk mezarlık, o zamanlar bugünkü Châtelet ile Châtelet-Les Halles arasında yer alan, şimdi Forum des Halles‘in batı tarafı olarak tarif edebileceğimiz bölgedeki Cimetière des Innocents yani Innocents (Masumlar) Mezarlığı olmuş. Innocents Mezarlığı’ndan çıkarılan kemikler bugün Denfert-Rochereau‘nun altında bulunan taş ocaklarına taşınmış tek tek…

Benim Paris’teki Catacombes’u mezarlık değil de “sanat galerisi” olarak adlandırmamın nedeniyse, taşınan kemiklerin mezarlık mantığıyla değil de sanatsal bir enstalasyon mantığıyla yerleştirilmiş, bir çeşit sergi mantığında düzenlenmiş olması…

Paris Yeraltı Mezarları - Catacombes de Paris Pariste.Net

Üstelik bu kemik taşıma işlemi tek bir mezarlıkla sınırlı kalmamış, o dönemde Paris sınırları içinde kalan pek çok mezarlık istimlak edilerek ölülerin hepsi buraya taşınmış. Salgın hastalıklardan korunma ve istimlak ihtiyacı nedeniyle kaldırılan bu mezarlıkların tümden yok edilmemesi bir anlamda ölüye saygı gibi düşünülse de, bir zamanlar kanlı-canlı, sizin-benim gibi birer insan olan bu ölülerin, şimdi bir sanat eseri gibi tek tek bu eski taş ocağı galerilerine yerleştirilmiş olması ve hatta günümüzde “gezilecek yerler” arasında yer alıyor olması da bir o kadar tüyler ürpertici bir durum.

Catacombes’a gelmek çok kolay da içeri girmesi bir mesele. Denfert-Rochereau‘ya M4 ya da M6 metro hatlarıyla gelebileceğiniz gibi RER-B ile de buraya kolayca ulaşabiliyorsunuz. Catacombes’un girişi metro – RER istasyonunun, Orly Havalimanı‘na kalkan otobüs OrlyBus durağının tam karşısındaki ortadaki yeşil adada, bu bakımdan ulaşımda bir sorun yok.

Ama gelin görün ki içeri girmek için ciddi sabırlı olmanız gerekiyor. Ziyaretçiler içeriye 200’erli gruplar halinde alındığından kuyruk çok yavaş ilerliyor. Paris’e turist olarak ilk geldiğimde buranın görülmesi gereken en önemli yerlerden biri olduğunu öğrenmiştim ama kafatası ve kemik görmenin beni çok mutlu etmeyeceğini düşünerek biraz naz yapmıştım. Sonra arkadaş hatırına birkaç kez gitmeyi denedim ama her seferinde uzun kuyruklar beni yıldırdı.

Paris Yeraltı Mezarları - Catacombes de Paris Pariste.Net

2012’de Paris’e yerleştikten sonra, üzerine bir de 2014’te Paris hakkında bu blogu yazmaya başlayınca artık Catacombes’u görmek kaçınılmaz olmuştu ama kaç kere denedimse her seferinde upuzun kuyruklar beni caydırdı. Hatta bir ara biletimizi internetten alıp kuyruktan kurtulacağımızı düşünüp gittiğimizde, biletin hiçbir öncelik tanımadığını öğrenince hayallerim yıkıldığından yine vazgeçip geri dönmüştüm; o derece yani…

Kafatası ve kemik görmeye hiç hevesli değildim ama Catacombes’u gezmeden, gezip de yazmadan bu blog eksik kalacaktı. Nihayet en son denememde, erken uyandığım bir Pazar sabahı, saat 09:30’da, yani açılışından yarım saat önce orada olmayı başarınca, “sadece” bir saat bekleyerek içeri girmeyi başardım 🙂

Giriş ücreti 29€ ve audioguide dahil. Bileti online alırsanız mutlaka rezervasyon yaptırmanız gerekiyor. Bu şekilde online bilet alırsanız tarihiniz belirli olduğu için kapıdan özel girişten giriyorsunuz. Ben burayı ziyaret ettiğimde böyle bir uygulama yoktur.

Catacombes resmi tatil günleri ve Pazartesi hariç haftanın her günü 09:45-20:20 saatleri arasında açık. Catacombes hakkında ayrıntılı bilgiyi ve güncel bilet fiyatlarını, yazının sonundaki resmi web sayfası linkinden edinmeniz mümkün.

Paris Yeraltı Mezarları - Catacombes de Paris Pariste.Net

Catacombes gezisine başlamak için önce Denfert-Rochereau Meydanı‘nın ortasındaki parktaki küçük binanın yanındaki yeşil kulübeden içeri giriyorsunuz, biletiniz yoksa bilet alıyorsunuz. Biz biletimizi internetten alıp gittiğimizde kapıdaki görevli ayrı bir sıra olmadığını, herkesin aynı sırada beklemesi gerektiğini söylemişti; yani boş yere sıraya girmek zorunda kaldığımızdan, o zaman online biletin bir avantajını görememiştik; şimdiyse varmış…

Burası çok önemli: Catacombes’u klostrofobisi olanlar gezmemeli. Hatta bolca kurukafa ve iskelet arasında olmanın ürkütücü olacağını düşünüyorsanız burası yine sizin için uygun değil. Ayrıca çocuğunuz için Catacombes pek tavsiye edilebilecek bir yer olmasa gerek ama yine de ölümün hayatın bir gerçeği olduğunu düşünmesini istiyorsanız tercihi size bırakıyorum. Bir de içerinin yaz-kış ortalama 14 derece olduğunu hesaba katmalısınız…

Tünellere inmek için daracık, dönen merdivenlerden 131 basamak inmeniz gerekiyor. Koridorların bazı yerleri çok dar ve bazı yerleri çok alçak. Eğer uzun boyluysanız kafanızı vurmamaya özen göstermelisiniz. Burası yaklaşık 2 kilometrelik bir parkur ve gezmesi yaklaşık 45 dakika sürüyor. Gezinin bittiği yerde de yine 112 basamak döne döne, daracık bir merdivenden yukarı çıkmanız gerek. En önemli konulardan biri de içeride vestiyer olmaması, yükünüz varsa size sıkıntı yaratacaktır. Ayrıca içeride tuvalet de yok; hem sırada bekleyeceğiniz süreyi, hem de içeride gezeceğiniz zaman dilimini hesaba katarak kendinizi ona göre ayarlamanızı öneririm.

Paris Yeraltı Mezarları - Catacombes de Paris Pariste.Net

Tüm bu olumsuzluklara rağmen içeri girmeyi başarırsanız, turnikelerden geçip daracık merdivenlerden başınız döne döne yerin altına iniyorsunuz. İlk önce Catacombes’un hikayesini anlatan büyük fotoğrafların olduğu galeriye ulaşıyorsunuz. Buradan içerilere doğru ilerledikçe dönemsel bir sergiyle karşılaşabilirsiniz.

Bizim gezdiğimiz gün, bizi hayretler içinde bırakan bir sergiye denk geldik. Beni etkileyen, gördüğüm buluntular değil öğrendiğim bilgiydi: Bundan 45 milyon yıl önce Paris’te deniz varmış! Ben de bu bilgiyi kafatası ve iskelet görmeye geldiğim Catacombes’da öğrendim. Hayat gerçekten çok ilginç.

Sergilenen birkaç buluntudan en etkileyici olanı, dev deniz kabuğuydu sanırım. Duvarlardaki haritalarda tarih içinde denizin Paris’in nerelerine kadar ilerlediğini hatta bir dönem komple denizle kaplı olduğunu görünce insan elbette şaşırıyor. Günümüzde küresel ısınmayla denizlerin yeniden yükselmeye başladığı gerçeğini de hatırlayınca yeryüzündeki acizliğimizi şöyle bir düşünüyorsunuz ister istemez.

Paris Yeraltı Mezarları - Catacombes de Paris Pariste.Net

Bu galeriden sonra hevesle tünellerde ilerlemeye başlıyorsunuz. İlerliyorsunuz, ilerliyorsunuz, ilerliyorsunuz ortada ne bir kafatası var ne de bir kemik. “Acaba küçük bir yerde mi sergileniyor?” diye ümitsizliğe kapıldığınız bir zamanda, biraz daha yürüdükten sonra yani, iskeletlerin olduğu ilk galeriye ulaşıyorsunuz ve gördükleriniz karşısında hayrete kapılıyor, dehşete düşüyor ve çok şaşırıyorsunuz.

Milyonlarca kemik, boncuk gibi tek tek dizilmiş, tüneller boyunca çeşitli kompozisyonlar halinde düzenlenmiş, öylece sizi bekliyor. Dediğim gibi burası mezarlık gezmek gibi değil; ölümün normalleştiği, ruhani olanın nesnelleştiği, çok farklı bir deneyim. Korkutucu değil ama tüyler ürpertici. Bu kemiklerin bir zamanlar sizin gibi benim gibi insan olduğuna inanamıyorsunuz haliyle ya da inanırsanız içinizi garip bir duygu kaplıyor. Bir değil, bin değil, milyonlarca kemik ve kafatası… İnsan bunu yapan insanların kafa yapısını merak ediyor.

Burayı gezerken, Fransa tarihindeki ünlü isimlerin resmi bir kararla mezarlarından alınıp, devlet töreniyle Panthéon‘a taşınıyor olmalarının mantığını artık daha iyi anlayabilirsiniz. Gerçi bizde de -bildiğim kadarıyla- en son Adnan Menderes’in mezarı taşınmıştı ve o zaman da tüylerim diken diken olmuştu ama demek ki hayat, bir şekilde ölüyü mezarında da rahat bırakmıyor; belki de mezardaki gerçekten de sadece kafatası ve iskelet… Çok karışık konular bunlar…

Paris Yeraltı Mezarları - Catacombes de Paris Pariste.Net

Labirent şeklindeki parkurunuz gezi boyunca tek yönlü olarak sizi hep çıkışa doğru yönlendiriyor ve en son merdivenin olduğu yere ulaştığınızda, yine merdivenlerden döne döne yukarıya doğru tırmanıyorsunuz. Çıkışta kendinizi bambaşka bir sokakta, Rue Rémy Dumoncel‘de buluyorsunuz. Burası Alésia metro istasyonu (M4) yakınlarında dar bir sokak ve sizi tam karşınızda Catacombes hediyelik eşya mağazası karşılıyor. Sağdan ana caddeye çıkıp sağa dönerseniz başladığınız yere, Denfert-Rochereau tarafına, sola dönerseniz sevdiğim bir park olan Montsouris Parkı‘na ulaşıyorsunuz.

Paris’te gezilmesini önerdiğim üç mezarlık olan Père Lachaise Mezarlığı, Montmartre Mezarlığı ve Montparnasse Mezarlığı yanında bir de listemize artık Catacombes’u eklesek iyi olacak sanırım. Ama dediğim gibi burayı gezmek için başta giriş kuyruğunda 1 ila 3 saat beklemeyi göze almanız ve sonra da aşağıdaki olumsuz gezi koşullarını da başarıyla atlatıp parkuru tamamlamanız gerekiyor. Tüm bunları aşmak o kadar güç ki, bence her yıl burayı gezen 300.000 kişiden biri olmayı başarmış olanlara tek tek madalya verilmeli bence 🙂 Bileti internetten alanların işi daha kolay tabii…

Bu tür yerleri gezmek, ölümle yüzleşmek bana “ne de olsa öleceğiz” duygusundan çok “hayat kısa, ne yapmak istiyorsan çabuk yap” mesajını verir hep. Siz de Paris gezinizi daha fazla ertelemeyin, şu üç günlük dünyayı olabildiğince güzel yaşamak için elinizden geleni yapın lütfen…

Güzel bir hayat dileğiyle.

Keyifli geziler, keyifli keşifler.

 

 

Web Adresi: catacombes.paris.fr/

Adres: 1 Avenue du Colonel Henri Rol-Tanguy, 75014

Author

16 Comments

  1. Zamanında Paris’te morg açılmış. Ölüler burada üzerlerine su damlatılarak sergileniyor ve çürümeleri halka izlettiriliyormuş. İnanılmaz bir koku eşliğinde halk bu manzarayı seyrediyormuş ama daha sonra bu uygulama yasaklanmış. Nedeni sağlık değilmiş, kamu ahlakı imiş. Fransa ile ilgili daha anlatılacak çok şeyler var. İğrenç bir ülkedesin, dostum! Tarih oku ve bırak o insanlara hayran hayran bakmayı!..

    • Ahmet Ore Reply

      Bu ilginç bilgiyi bizlerle paylaştığınız için çok teşekkürler. Eğer bilginin kaynağını da bizlerle paylaşırsanız, yarın öbür gün bulunduğum ortamlarda bu bilgiyi aktardığımda, onlara gösterebileceğim güvenilir bir kaynak da olmuş olur sayenizde.
      Onun dışında, şu an bulunduğum ülkeden oldukça memnunum; daha doğrusu, her ülkenin artısı ve eksisi var ama mevcut artılar bu ülkede severek ve mutlu bir şekilde yaşamama imkan tanıyor. O yüzden bir süre daha bu güzelliklerin tadını çıkarayım izninizle.

  2. Merhabalar, an itibari ile yaklaşık üç saattir bekliyorum. Ocak ayı güncel olarak hava sıcaklığı 4 derece göstersene oldukça soğuk. Arkamda bekleyenlere bilgi verip kahve almaya gittim. Henüz içeri giremedim önümde yaklaşık otuz kişi daha var. Umarım bu sopukta üç saat beklemeye değer. Yine de kış aylarında soğukta bu kadar beklemeyi mantıklı bulmuyorum. Bakalım birazdan fikrim değinecek mi? 🙂

    • Ahmet Ore Reply

      Merhaba Özkan Bey,
      Catacombes girişinden yorum yazmanız gerçekten çok hoş olmuş. Gezi sonrası izlenimlerinizi de merakla bekliyorum.

  3. Merhaba
    Öncelikle yazınız da bulunan bilgilerden ötürü teşekkür ederim .Yeraltı mezarlarını gezmek için sırada bekledeikten sonra ne kadar ödememiz gerekiyor yada fiyat değişiyor mu ?

    • Ahmet Ore Reply

      Merhaba,
      Şu an için geçerli olan fiyat 13€‘dur.
      Teşekkürler.

  4. 2 gün önce kuyruğu görüp kapısından döndük ama bugün gittik. Sanırım biletlilere öncelik tanıyorlar. Bileti olanlar için ayrı bir bölüm vardı . Biletlileri direk o girişten içeri soktuklarını gördüm ve hiç sıra yoktu. Biz de bekledik 2 saat , bilemedik.
    Iyi ki beklemişiz , içerisi gerçekten büyüleyici.

    • Ahmet Ore Reply

      Ben önceden biletimi gittiğim halde görevli zorla kuyruğa sokmuştu, o halde bundan sonra gidecek olanlara bileti önceden almalarını önerebiliriz. Çok teşekkürler.

  5. Yanlış bilgi var. 200erli grup halinde almiyorlar alma zamanlari farkli bazen 5 dkda bir 10 kisi bazen 15 dkda bir 10 kisi aliyorlar. 200 kisi alindigini gormedim. Biletlide biletsizde sira bekliyorsunuz demissiniz. Biletlilerin sirasi ayri biletsizler ayri tarafta, uzun kuyrugun oldugu taraf biletsizlerin tarafi. Yani bir gun onceden bilet alip gitmek mantikli. Cunku biletliler en fazla yarim saat bekleyip iceri girdiler. Benim biletim olmadigi icin 2 saat bekledim anca siranin ortalarina geldim yani 1.5 saat daha beklemem gerekiyordu. Ucagim oldugu icin o gun daha fazla bekleyemedim 2 saatim bosa gitti. Keske bir gun onceden bilet alip gitseymisim. Sizin yazinizi okuyarak gitmistim bilet almanin mantiksiz oldugunu dusundum ama maalesef oyle degilmis.

    • Merhaba,

      Grupların 200 kişi olmasından kastım Catacombes içindeki maksimum insan sayısı. Yani resmi web sitesinde bu şekilde bir sınırlama olduğu belirtilmiş. İnsanlar çıkış yaptıkça yeni insanları bu sayıya göre içeri alıyorlar yani, yoksa 200 kişi biriktirip içeri öyle almıyorlar; o konuda bir yanlış anlaşılma olmasını istemem.

      Önceden bilet alınma konusuna gelince: Biz elimizde önceden alınmış biletimizle gittiğimizde söylediğiniz gibi ek bir sıra yoktu, kapıdaki görevliye biletimizi gösterdiğimizde bize biletsiz gelenlerle aynı sıraya girmelisiniz demişti ve biz de hiç biletimiz yokmuş gibi sıra beklemek zorunda kalmıştık. Dolayısıyla ben kendi deneyimlerimi paylaşmıştım ama şimdi sistem değiştiyse dediğiniz gibidir elbet. İlk fırsatta gidip, yeni sıra düzenini incelemeye çalışacağım. Size iki saat kaybettirdiğim için özür dilerim, umarım bu blog'taki diğer yazılar hayatınızı yeterince kolaylaştırmış, kaybettiğiniz zamanı farklı şekillerde kazarlandırmıştır.

      Yorumunuz ve güncellemeniz için çok teşekkür ederim.

  6. Yazınız için çok teşekkür ederim Ahmet Bey. Zaman sıkıntısı nedeniyle Louvre ve burayı aynı güne yerleştirdim. Sabahtan Louvre'a girip max 4 saat kalır çıkarım diyordum ama Catacombs' sabah gitmek mi daha sağlıklı olur?

    • Merhaba, ilginiz için ben teşekkür ederim. Catacombes'a erkenden gidip "sıra kapmak" akıllıca olur ama ne kadar bekleyeceğiniz yine şansa kalmış.
      Bence Louvre daha önemli, o yüzden güne dinç başlayıp Louvre'u dinginken gezmek daha mantıklı. Öğleden sonra da Catacombes'a gidersiniz. Yalnız olacaksanız yanınızda kitap götürürsünüz, sırada beklediğiniz zaman dilimi kıymetli olur.
      Mutlu günler…

  7. Katakomb'un gezilemeyen ve girilmesi yasak olan çok geniş ve uzun bir bölümü olduğunu yazmışsın. Bu bölümde yaşamakta olan evsizlerin dışında yine bu bölümde sanatlarını yapan sanatçılar olduğunu da söylemek gerek. Ünlü streetart (sokak sanatı) sanatçısı Psikocose bu bölümlerde pek çok eserini icra etmiş ve etmektedir. Onun gibi daha pek çok graffiti sanatçısı da buraya eserlerini bırakmışlardır.
    Paris'in yer altı şehirleri Katakomb ile de sınırlı değildir. Paris'in altında bir başka şehir gibi gezilebilinen lağımları olduğu gibi metro sistemi de ap ayrı bir şehir düzeneğindedir. Paris'in lağamlarını gezebilmek için Alma Köprüsü'nün Rapp Bulvarı başındaki girişinden bilet almak yeterlidir, orada çok kuyruk olmuyor, içeride de iskeletler yok 🙂

    • Evet sıra işi tamamen şans ama ben yazıda da belirttiğim gibi defalarca kapıdan döndüm… Yine de beklemeye değdiğini söylemeliyim. Kısmet 🙂
      Yorum için de ayrıca teşekkürler, mutlu günler…

    • Yine şahane bir yazı. Çok kararsızım sıra olayı şahsımı caydıracak gibi. Zira kısa gezilerde vakit değerli. Sabah gitme çözümü çok mantıklı. Başarabilirsem gideceğim. Bu arada "as above so below" diye bu mezarlıkla ilgili çekilmiş bir film vardı. Filmde adeta bu mezarlığın reklamı yapıldı.

      Not: Cüneyt Bey'in yorumuna çok güldüm. Paris'in lağımlarını gezmek ve dahası bunun için bilet almak 😀 ah şu Fransızlar!!!
      Ama tabi Napolyon'u ve Hausman'ı düşününce evet mümkün. Yine de güldüm. 🙂

Write A Comment

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.