Tag

paris

Browsing

Merhaba   Paris hakkında her gün yeni bir yazı okumak için Pariste.Net’i ziyaret ettiğiniz için teşekkür ederim.   Dilerseniz burada yazılardan düzenli haberdar olmanın yanında anlık bilgilere ulaşmak ve güzel resimlerle Paris’i yaşamak için aşağıdaki linklerden Pariste.Net’in sosyal medya hesaplarını takip edebilirsiniz:   facebook.com/parisrehberi twitter.com/paristenet instagram.com/parisrehberi Youtube Pariste Net TV     İlginiz ve desteğiniz için teşekkürler.

(Son Güncelleme: 03.09.2024) Paris'te bir Gallo-Roma döneminden kalma bir arena kalıntısı olduğunu biliyor muydunuz? Gelin bu yazıda tanıyacağımız yer, Paris'in pek bilinmeyen köşelerinden birini, Gallo-Roma döneminden kalma bir yer olan Arènes de Lutèce - Lutece Arenası olsun... 5. arrondissement'daki Quartier Latin - Latin Mahallesi'nde yer alan bu arena, ismini Paris'in eski adı olan Lutèce (lütes)'ten alıyor ve tarihi
Zaman nasıl da akıp gidiyor... Bugün Paris'e yerleşmemin ikinci yıl dönümü, o yüzden bugün yeni bir yeri tanıtmaktansa burada geçirdiğim iki yıl hakkında izlenimlerimi yazarak bir yandan kişisel bir paylaşımda bulunmak istiyorum, bir yandan da Paris'te yaşamın nasıl olduğuna dair ipuçları vermek... İki yıl olmuş dile kolay; daha dün gibi Paris'e yerleşmek üzere geldiğim ilk
(Son Güncelleme: 03.09.2024) Paris'te -bence- sıradan bir pastane-fırın olan Paul hakkında da bir şeyler yazmak gerekiyor. Pek çok mahalle fırınına göre adını duyurmayı başarmış olduğu için hakkını yememek gerek tabii ki; epey başarılı bir marka imajı oluşturmuş kendisine ama itiraf etmeliyim ki benim için burası, Paris'teki birbirinden güzel pek çok pastane ürününü ve ekmek çeşidini
(Son Güncelleme: 03.09.2024) Bir yeri sevmek için oraya bir anlam yüklemek gerekiyor her şeyden önce. Bir anınızın, bir geçmişinizin, bir tarihinizin olması gerekiyor biraz da. Bazen başka birine dört duvar görünen bir oda sizin için bir saraydan farksız olabiliyor böylece. O nedenle bu kez Olympia Music Hall olarak geçen Olympia'dayız... Elbette ki burası sadece dört
(Son Güncelleme: 03.09.2024) Paris’te müzelerin pek çoğu sergilenen eserler kadar içlerinde bulunan kafe ve restoranlarıyla da meşhur. Bunların arasında en görkemli ve en güzellerinden biri hiç kuşkusuz Musée d’Orsay (Orsay Müzesi) içinde yer alan “Restaurant”… Nedense buraya farklı bir isim verilmemiş, Orsay Müzesi Restoranı – Restaurant du Musée d’Orsay olarak geçiyor  ve adı direkt Restaurant olarak
(Son Güncelleme: 03.09.2024) Paris'in en sevimli en estetik meydanlarından biri olan Place des Victoires şehrin 1. ve 2. arrondissement'ları arasında bulunuyor. Altı yolun kesiştiği bu meydan, 80 metre çapında dairesel bir aladan oluşuyor ve tipik Fransız mimarisindeki binalarla çevreleniyor. Ne zaman Place des Victoires'dan geçsem aklıma Kadıköy'deki "Altıyol" geliyor. Aslı başı altı tane yolun kesiştiği
(Son Güncelleme: 03.09.2024) Pasajlar cenneti Paris'te yine gizli saklı kalmış bir pasajı geziyoruz: Choiseul Pasajı - Passage Choiseul (pasaj şuazöl)... 2. arrondissement'da, kuzeyde Rue Saint Augustin, güneyde Rue des Petits Champs arasında yer alan bu pasajın içinden Parisliler 1827'den beri gelip geçiyor. Benimse yolum, uzunca bir süre neredeyse her Çarşamba öğlen bu pasaja düşerdi. Exchange arkadaşım Franz'la "4
(Son Güncelleme: 03.09.2024) Paris'in kalbinde yer alan Vendome Meydanı - Place Vendôme (plas vandom), ortasından geçen Rue de la Paix merkezinde, çevresini dikdörtgen formatta çepeçevre saran tipik Fransız mimarisiyle inşa edilmiş binalarıyla, tam ortasında yer alan "Colonne Vendôme" ve elbette ki lüks tüketimin en önemli markalarının bulunduğu butikleri ile eskiden olduğu gibi günümüzde de Paris'in en
(Son Güncelleme: 03.11.2024) Paris'te Saint Germain bölgesinde, Les Deux Magots ile birlikte en meşhur kafeler arasında yer alan, 1880'lerden beri varlığını sürdüren Café de Flore (cafe dö flor ya da cafe dö floğ) bir dönemin Fransız aydınlarının sık sık ziyaret ettiği bir mekan olmasından ötürü epey nam salmış. Simone de Beauvoir, Jean-Paul Sartre, Picasso, Albert