(Son Güncelleme: 05.06.2025) Bu kez merkezin çok az dışına, La Défense‘ın Courbevoie tarafına çıkıyoruz; çünkü haklı bir gerekçemiz var: Paris’teki en sevimli restoranlardan daha doğrusu trattoria’lardan birine gidiyoruz: Trattoria d’Angelo (tratorya dancelo). Aslında burayı bir Paris gezinizde özellikle kalkıp gidilmesi gereken bir yer olarak değil de, eğer konaklayacağınız yer La Défense tarafındaysa denemeniz gerektiğini düşündüğüm için paylaşıyorum. Burası benim Paris’te
(Son Güncelleme: 05.06.2025) Saint Michel‘de dolaşırken yapabileceğiniz en güzel şeylerden birinin kitapçı gezmek olduğundan daha önceki yazılarımda bahsetmiş, Shakespeare and Company ve Gibert Jeune hakkında yazılar yazıp buraları size tanıtmaya çalışmıştım. Şimdi yine bu bölgede yer alan ve benim en sevdiğim kitapçılardan biri olan Boulinier’ye geldi sıra. 1845'te kurulmuş olan Boulinier (buliniye) Saint Michel‘den Lüksemburg Bahçesi‘ne çıkan Saint Michel Bulvarı üzerinde
(Son Güncelleme: 05.06.2025) Fransızcada “hôtel” kelimesinin otel olarak okunduğundan ve sadece Türkçedeki “otel” anlamına gelmediğinden daha önce Hôtel de Ville yazısında bahsetmiştim. Bu kelime daha çok bir “konak, rezidans” anlamı taşıyor ama zamanla uluslararası literatürde bildiğimiz anlamdaki otel kavramını karşılamak için kullanılagelir olmuş. İşte bu yazıda yine böyle bir “hôtel”den Hôtel de Sully’den bahsetmek istiyorum sizlere. Hôtel de
(Son Güncelleme: 05.06.2025) Paris'in en ünlü İngilizce kitaplar satan kitapçısı Shakespeare and Company ilk olarak 1919'da Odéon'da Rue Dupytren'de açılmış. Kitapçının sahibi Sylvia Beach sadece İngilizce kitapların satıldığı bu mağazayı daha sonra 1921'de Rue de l'Odéon'a taşımış ve uzun yıllar burada hizmet vermiş. Ancak Sylvia Beach, ikinci dünya savaşı sırasında dükkanını bir daha açmamak üzere
(Son Güncelleme: 05.06.2025) Bu yazıda, Paris'te oldukça zengin bir koleksiyonla gezmekten büyük bir keyif alacağınız Picasso Müzesi'ni gezeceğiz hep birlikte. Konu Picasso olunca bu yazıda bol da görsel olacak haliyle. Tabii başlamadan önce, bu yazıda yer alan bilgi ve görsellerin, sizin bu müzeyi gezmeye gittiğiniz zaman bire bir aynı olmayabileceğini söylemeliyim. Çünkü zaman içinde kimi
(Son Güncelleme: 05.06.2025) Bu yazıda yine tatlı yiyeceğiz tatlı konuşacağız, Paris’te en sevdiğim çikolatacılardan biri olan Maison Georges Larnicol’ü yakından tanıyacağız. Bilen bilir, öyle tatlıyla çok arası olan biri değilimdir, özellikle içine şeker basılmış tatlılarla aram hiç yoktur ama çikolatanın ve çikolata ile yapılan tatlıların bende yeri ayrıdır… Hele ki kokusu, ah o çikolatanın, o
(Son Güncelleme: 05.06.2025) Paris’in Saint Germain ile Odéon arasında, bulvarın Mabillon tarafındaki girişinden girilen Rue de Buci‘den daha önce söz etmiş, bu küçük ama cıvıl cıvıl sokakta en sevdiğim mekanın da Bar du Marché olduğunu söylemiştim. Bu yazıda, bu güzel café-bar hakkında ayrıntılı bilgi vermek istiyorum. Evet Rue de Buci küçük ama hayat dolu bir sokak. Yaz-kış cıvıl cıvıl. Elbette
(Son Güncelleme: 20.10.2025) Her ne kadar turistik bir bölge olsa da Paris'in en özgün yerlerinden biri elbette ki Montmartre Tepesi'dir. Çünkü bu bölge, Paris'in genel düzlük yapısına göre tepelik bir alan olduğundan ve mimarisi daha çok Paris dışında bir köy havası taşıdığından, ziyaretçilerine oldukça ilginç bir Paris deneyimi sunuyor. Gerçi Montmartre Tepesi hakkında daha önce detaylı bir
(Son Güncelleme: 05.06.2025) Tapas barları sever misiniz? Ben bayılırım. İspanya'yı gezerken tapas barlara mutlaka uğrarım. Tabii ki her yerin kendine özgü yemeğini kendi memleketinde yemek gerek ama Paris gibi gerçekten kozmopolit bir şehirde farklı mutfakların en güzel örneklerini tatma şansı daha bir mümkün haliyle. O yüzden ara sıra da olsa Paris'te canım İspanyol mutfağı çektiği
(Son Güncelleme: 05.06.2025) En çok bahara yakışacağını düşündüğüm halde her seferinde sonbaharda yolumun düştüğü, her gidişimde de kendimi cennetten bir köşede gibi hissettiğim bir yeri tanıtmak istiyorum bu yazıda sizlere: Grand Lac des Ibis (gran lak dezibis ya da gğan lak dezibis). Paris’in biraz dışında, RER-A ile Champs-Elysées‘ye yaklaşık 20-25 dakika mesafede bulunan bu müthiş yeri biz Paris’e ilk yerleştiğimiz