(Son Güncelleme: 10.09.2024) ÖNEMLİ NOT: PaTuT çok uzun zamandır çalışmalarına ara verdi. Belki de bir daha hiç bir araya gelmeyecekler. Ama ben yine de bu eski yazının burada durmasını istiyorum. Çünkü vaktiyle Paris’te çok güzel şeyler yaptılar. Aşağıdaki yazı güncel değildir, sadece güzel bir anıdır…
Bu blog’ta en severek yazdığım yazılarımdan biriyle karşınızdayım. Çünkü bu kez Paris’te Türkçe tiyatro yapan genç bir grubu tanıtmak istiyorum sizlere. Evet, Paris’te gençler Türkçe tiyatro yapıyorlar. Bu öyle Paris’e turneye gelmiş tiyatrocuların değil, Paris’te yaşayıp Türkçe tiyatro yapan gönüllü bir grubun, PaTuTi‘nin hikayesi.
“Paris’te Türkçe Tiyatro”nun kısaltması olarak kendilerine PaTuTi ismini veren bu gençlerden, benim de bir süre önce haberim oldu. Mart 2016‘da, Paris’te en sevdiğim Türk restoranı Labranda‘da bir akşam yemeği sırasında, grup üyelerinden Tuğçe ile tanışıp, Paris’te Türkçe tiyatro yaptıklarını öğrenince, hemen ekip arkadaşlarıyla da tanışmak istedim ve hemen ardından, Centre Culturel Anatolie‘deki provalarına katılıp bu harika gençleri ziyaret etme şansı yakaladım. Provalarını izleyip, sonrasında onlarla sohbet edince tiyatro sevdalısı bu gençleri o kadar sevdim, yaptıkları işle o kadar gurur duydum ki bu yazıyla sizlerin de PaTuTi’den haberdar olmanızı, oyunlarını izlemenizi ve onlara destek olmanızı sağlamayı gönüllü olarak üstlendim.
PaTuTi Paris’te Türkçe tiyatro atölyeleri yapmak hayaliyle 2010 yılında Gülçin Kaya Rocheman tarafından kurulmuş, bu hayalin peşine takılan diğer tiyatro sevdalılarının da el birliği ile grup büyümüş, bir buçuk yıllık atölye ve temel tiyatro eğitiminin ardından dört kısa oyundan oluşan ilk gösterisiyle Şubat 2012‘de yani ben Paris’e yerleşmeden tam bir ay önce perdelerini açmış…
Bugüne kadar kendilerinin yazıp yönettikleri Mükemmel Sevgili, Nöbet Değişimi, Bahtsız Masa, Hırsız, Sanal Hayat, Doktorum Türk ve Hayatımız Dizi oyunları ile pek çok kere sahne almışlar. Oyunların Türkiye ve Fransa ekseninde özgün konuları oluyor. PaTuTi, Türkiye’den gelip kendilerine Paris’te yaşam kurmuş insanların Paris’te karşılaştıkları sorunlarını, kimi zaman komik kimi zaman dramatik hikayelerini eğlenceli bir dille anlatıyor.
Ben onları tanımak için gittiğimde 19 Mart 2016 Cumartesi 14:00’te Théâtre Belleville sahnesinde sergileyecekleri “Doktorum Türk 2” adlı oyunun provasındaydılar. Prova çalışmalarını yaptıkları Anadolu Kültür Merkezi – Centre Culturel Anatolie‘nin kapıları Pazar günü olduğu için -haliyle- kapalıydı. İçeriye doğru camdan baktığımda Tuğçe’nin büyük tebessümle bizi karşılamaya geldiğini gördüm. Centre Culturel Anatolie’yi de ilk kez ziyaret ediyordum.
İçeri girdik, bir kıyamet 🙂 Elbette ki provalar devam ediyordu… Provaları kültür merkezinin arka tarafındaki salonda gerçekleştiriliyorlar, çünkü PaTuTi ekibi her şeyi kendi imkanları ile yaptığı için oyun provalarını sahnede yapma şansını her zaman bulamayabiliyorlar. Yine de bir kültür merkezi atmosferinde provalarını gerçekleştirmeleri, sanat ortamını hissedip, bu duyguyu tiyatroya ve oyuna yansıtabilmeleri açısından önemli.
Öğrendiğime göre provada benim denk geldiğim bölüm oyunun tam yarısıymış. Nasıl eğlenceli nasıl keyifliydi izlemesi. Hele ki doğrudan izleyici koltuğunda değil de işin mutfağında böylesi bir çalışmaya tanıklık etmek, benim için çok özel bir andı. Bizler oturuyoruz kalkıyoruz, sessizce selamlaşıp çay ikramını kabul ediyoruz, bir yandan da çocuklar (çocuklar diyorum çünkü benden yaklaşık on yaş küçükler) tüm ciddiyetleriyle bir komedi oyununun sahne provasına devam ediyorlar… Kendimi çok şanslı hissettim…
Provaya ara verilince ekip üyeleriyle sohbet etme, onları daha yakından tanıma fırsatı oluştu. Hepsinin bambaşka bir hikayesi var. Kimisi Fransa’da doğmuş büyümüş, kimisi beş yıl önce gelmiş, kimi öğrenci, kimi beyaz yaka çalışanı, hatta kimi de inşaat ustası… Hepsinin hikayesi farklı ama ortak aşkları tiyatro… Bu uğurda 2010’dan beri birlikte sanat üretiyorlar, yılmadan, büyük bir özveriyle Paris’te Türkçe tiyatro yapıyorlar…
Sonra gün geldi çattı ve PaTuTi’yi sahnede ilk kez 19 Mart 2016 Cumartesi günü izledim. İkisi Fransız dört arkadaşımla birlikte Belleville Tiyatrosu’ndaydım. Salon “full” olduğunu görünce çok mutlu oldum, oyunu izlerken de çok eğlendim. Arkadaşlarım da çok keyif aldılar. Hele oyun sırasında sağımda ve solumda oturan Fransız arkadaşlarımın yüzlerindeki mutluluğu görünce benim de keyfime keyif katlandı.
Oyun sonrası alkış-kıyamet… Ekip hemen sahneden ayrılmadı, seyirciyle sohbet etti, hatta hep birlikte “selfie – öz çekim” bile yaptık 🙂 Sonrasında da EuroStar televizyonu röportajlar yaptı, hatta ben bile kendimi kameraların karşısında buldum bir an 🙂
Elbette siz de bu gençlere destek vermek için maddi ve manevi herhangi bir konuda kendilerine yardımcı olabilir; salon temini, kostüm, aksesuar, dekor gibi konularda destek sağlayabilirsiniz. Ama en büyük destek PaTuTi’nin oyunlarına gidip harika bir komedi seyrettikten sonra finalde kendilerini alkışlamak olacaktır. Malum, tiyatro dediğimiz bu muhteşem sanat ancak alkışlarla yaşıyor…
Paris’te yaşıyorsanız, Paris’te Türkçe tiyatro izlemek, izlerken de eğlenerek güzel vakit geçirmek; her şeyden önemlisi de bu gençlere varlığınızla destek olmak için PaTuTi’nin oyunlarını izleyebilirsiniz. Hatta Paris’e tatile gelmiş biriyseniz, bir-iki saatinizi PaTuTi’nin eğlenceli oyunlarına ayırırsanız, inanın bu sizin için de unutulmaz bir deneyim olacaktır.
Sanatla kalın, sanatı yaşatın…
Mutlu günler.
1 Comment
Pariste yaşanmış enteresan bir olay olmuş, teşekkürler 🙂 Tiyatro Kursu İzmir