Archive

Ağustos 2014

Browsing
(Son Güncelleme: 04.03.2024) Bu yazı Paris’in biraz kıyıda köşede kalmış yerlerini keşfetmek isteyenler için olsun. Size anlatmak istediğim bölge 20.arrondissement‘da, Buttes-Chaumont Parkı‘nın yakınında, Rue de Mouzaïa ile Rue de Bellevue sokakları arasında, Paris’in bildik görkemli bulvarları, devasa taş binalarından epey farklı, sessiz sakin kendi halinde bir banliyö havasında bir yer. Bir zamanlar, o zaman devam ettiğim
(Son Güncelleme: 04.03.2024) Aslında Paris’in kafe ve restoranlarını tanıtan apayrı bir yazı serisi hazırlamak lazım ama ben bu blogda daha çok Paris’te gezip görülecek yerler, ilginç mekanlar, keyifli etkinliklerin bulunduğu bölgelerden bahsederken -hazır oradayken uğrayabileceğiniz- yeme içme mekanlarından bahsetmeyi tercih ediyorum daha çok. İşte öyle yerlerden birindeyiz yine bugün: Café L’Ami Justin (eski Obododo Café)
(Son Güncelleme: 04.03.2024) Marais dediğimiz yer, Paris’in ortasında, daracık sokaklar arasında kaybolacağınız, aslında çok da büyük olmayan ama bir o kadar da içinde birbirinden ilginç sayısız mekanı barındıran uçsuz bucaksız bir derya. İşte o deryada dolaşmaya devam ediyoruz, dolaşırken de küçük ama çok sevimli bir parkta mola veriyoruz bu kez: Square George Cain… İsveç Kültür Merkezi‘nin
(Son Güncelleme: 04.03.2024) Hep söylüyorum, “Marais Bölgesi bitmez tükenmez bir hazine” diye. Turist olarak kaç kez gezdim, Paris’te yaşadığım on yıl boyunca da neredeyse her hafta Marais’ye giderdim, bazen “tamam artık ben öğrendim buraları” diye bir yanılgıya düşüyordum, sonra bir bakıyordum ki hâlâ keşfedecek bir ton yeni şey çıkıyor karşıma. İşte onlardan biri, Ağustos 2014’te
(Son Güncelleme: 04.03.2024) - KAPANDI Çok sevdiğim bir kafeydi, o yüzden aşağıdaki eski bilgileri ve fotoğrafları silmek istemedim, hatıra olarak kalsın... Paris’te sokak sokak, müze müze gezmek, park bahçe dolaşmak güzel de insan yorulunca bir yerlerde oturup dinlenmek, bir şeyler yiyip içerken sohbet edip hayattan biraz daha zevk almak istiyor. Eh, haliyle Paris de bir
(Son Güncelleme: 04.03.2024) Marais Bölgesi zengin bir hazine, kaz kaz bitmiyor gez gez tükenmiyor. Marais’ye ne zaman gitsem sokak sokak gezerim, onlarca kez geçtiğim aynı sokaklardan tekrar geçtiğim halde yine yeni yerler keşfederim. İşte onlardan birini tanıyacağız bu yazıda: Jardin des Rosiers (jarden de roziye ya da jağden de ğoziye). Marais Bölgesi‘nin tam kalbinde, meşhur falafelcilerin olduğu sokakta
(Son Güncelleme: 04.03.2024) Paris'i Seine Nehri boyunca keşfetmek için yapacağınız en güzel şey kıyı boyunca bir baştan bir başa yürümektir ama bunun bir başka zevkli yolu da nehirdeki gezinti teknelerinden birine binmek bence... Bunun için de en güzel seçeneklerden biri de Batobus'tür elbette. Gerçi Bateaux Parisiens ve Bateaux Mouches tekneleriyle Seine Nehri'nde saatlik geziler yapmak
(Son Güncelleme: 04.03.2024) 10. arrondissement'da, Gare du Nord'un hemen yanı başında bulunan Gare de l'Est, Paris'in beşinci büyük garı olma özelliğini taşıyor ve buradan kalkan trenler Paris'in doğu banliyölerine, Strasbourg ve Nancy başta olmak üzere Fransa'nın doğusundaki şehirlere ve yine Fransa'nın doğusunda bulunan Almanya, Rusya, İtalya gibi pek çok ülkeye gidiyor. Buralara hızlı trenle gitmek için
(Son Güncelleme: 04.03.2024) Bu yazıda Paris’in en güzel, en değişik müzelerinden birini tanıyacağız: Quai Branly Müzesi – Musée du Quai Branly (müze du ke brenli ya da müze du ke bğenli). 7 arrondissement‘da, Eyfel Kulesi ile Pont de l’Alma arasında, Seine Nehri kıyısında bulunan bu müze, gerek dış cephesi ve mimarisiyle, gerekse içinde sergilenen son derece ilginç eserleriyle mutlaka görülmesi gereken