Category

Parklar-Bahçeler

Category
(Son Güncelleme: 04.03.2024) Eyfel Kulesi, Montparnasse ya da Montmartre gibi yüksek bir yerden Paris’e baktığınızda hiç de düşünüldüğü kadar yeşil bir şehir değilmiş izlenimi verir. Oysa ki sokaklarında dolaşırken dev at kestanesi ağaçları arasında yemyeşil bir kentte olduğunuzu düşünürsünüz. Bir o kadar da, şehrin sağına soluna serpiştirilmiş irili ufaklı parklar da Paris'in nefes alanlarıdır. Bu nedenle Paris’te nefessiz
(Son Güncelleme: 04.03.2024) En çok bahara yakışacağını düşündüğüm halde her seferinde sonbaharda yolumun düştüğü, her gidişimde de kendimi cennetten bir köşede gibi hissettiğim bir yeri tanıtmak istiyorum bu yazıda sizlere: Grand Lac des Ibis (gran lak dezibis ya da gğan lak dezibis). Paris’in biraz dışında, RER-A ile Champs-Elysées‘ye yaklaşık 20-25 dakika mesafede bulunan bu müthiş yeri biz Paris’e ilk yerleştiğimiz
(Son Güncelleme: 04.03.2024) Paris'in hemen yanı başındaki yerleşim yerlerinden biri olan Saint Cloud'da bulunan Parc de Saint Cloud - Saint Cloud Parkı, adı park olarak geçmekle birlikte tam 460 hektarlık devasa bir yeşil alan aslında. Uçsuz bucaksız bu parkta yürüyüş yapmaksa başlı başına bir keyiftir. O yüzden bu yazıda Saint Cloud Parkı'nı tanıtmak istiyorum sizlere.
(Son Güncelleme: 04.03.2024) Eyfel Kulesi’ne ya da başka bir yüksek yapıya çıkarsanız, hele ki Montmartre Tepesi‘nden Paris’e şöyle bir bakarsanız, Paris’in o kadar da yeşil bir şehir olmadığını hayretle görürsünüz. Elbette ki Paris’te belli başlı ve birbirinden güzel pek çok park ve yeşil alan mevcuttur ama nihayetinde burası da bir dünya metropolü olarak oldukça geniş bir
(Son Güncelleme: 04.03.2024) Bu yazıda yine Paris’in en sevdiğim köşelerinden birini tanıyacağız: Square du Vert-Galant… Adı çok yabancı gelse de Paris’te uluorta bir konumda olup da herkesin karşıdan gördüğü ama pek çok kişi tarafından ziyaret edilmesi ihmal edilen bir yer burası. Square du Vert-Galant (skuer dü ver galan ya da skueğ veğ galan) yani Vert-Galant Meydanı, bir meydan adı
(Son Güncelleme: 04.03.2024) Bu yazıda sizlere bahsetmek istediğim yer, park olmayı biraz aşmış, başlıbaşına bir botanik bahçesi olarak Parislilerin keyfile gezmesini, hayattan biraz daha tat almasını sağlamak için düzenlenmiş nefis bir yer: Jardin des Plantes (jarden de plant ya da jağden de plant). Herkes Tuileries Bahçesi‘ni ya da Lüksemburg Bahçesi‘ni bilir ama Jardin des Plantes o kadar bilinmez. Oysa
(Son Güncelleme: 04.03.2024) Bu yazıda Paris’teki en ilginç yerlerden birini daha tanıyacağız hep birlikte: Île aux Cygnes (il o siyn). “Kuğulu Ada” olarak çevirebileceğimiz bu ada, Paris’te alternatif rotalar arayanların yolu üstünde olması gereken bir yer bana göre. Üstelik öyle uzaklarda da değil, uluorta bir yerde, hep gelip geçtiğimiz ama aşağı inip bakmayı ihmal ettiğimiz
(Son Güncelleme: 04.03.2024) Marais dediğimiz yer, Paris’in ortasında, daracık sokaklar arasında kaybolacağınız, aslında çok da büyük olmayan ama bir o kadar da içinde birbirinden ilginç sayısız mekanı barındıran uçsuz bucaksız bir derya. İşte o deryada dolaşmaya devam ediyoruz, dolaşırken de küçük ama çok sevimli bir parkta mola veriyoruz bu kez: Square George Cain… İsveç Kültür Merkezi‘nin
(Son Güncelleme: 04.03.2024) Marais Bölgesi zengin bir hazine, kaz kaz bitmiyor gez gez tükenmiyor. Marais’ye ne zaman gitsem sokak sokak gezerim, onlarca kez geçtiğim aynı sokaklardan tekrar geçtiğim halde yine yeni yerler keşfederim. İşte onlardan birini tanıyacağız bu yazıda: Jardin des Rosiers (jarden de roziye ya da jağden de ğoziye). Marais Bölgesi‘nin tam kalbinde, meşhur falafelcilerin olduğu sokakta
(Son Güncelleme: 04.03.2024) Bu yazıda Paris'in gizli saklı köşelerinden birinden, La Promenade Plantée ya da bir başka deyişle La Coulée Verte’ten bahsetmek istiyorum. Paris'e geldiğinizde, sevdiğinizi, eşinizi, dostunuzu ya da arkadaşlarınızı şaşırtmak istiyorsanız, Bastille Meydanı'nda, Bastille Operası'nın hemen sağından devam eden Rue de Lyon'a girdiğinizde yaklaşık bir 100-200 metre yürüdükten sonra sol tarafta, yukarıda fotoğrafını