(Son Güncelleme: 01.04.2024) Bu yazıda, yüzlerce yıllık kiliseler, yemyeşil parklar, sanat ve tarih kokan sokakların şehri Paris’in çağdaş yüzünü, Avrupa’nın en büyük finans merkezi, benim de evim olan Paris La Défense’ı tanıyacağız hep birlikte.

Fransızlar, tarih boyunca sanata ve bilime yön vermiş önemli şehirlerden biri olan Paris için, gelişen yaşam şekilleri, yeni ticaret biçimleri, paranın kontrolündeki yeni kurallara uyum sağlamak için, yüz küsür kilometrekarelik tarihi şehir merkezindense, şehrin hemen kuzey batısında, périphérique‘in hemen dışındaki bir bölgeyi, La Défense’ı finans merkezi olarak seçmiş.

Paris La Defense Pariste.Net

La Défense (la defans) 1950‘lerde kentin yeni ve çağdaş yüzünü yansıtacak şekilde tasarlanmış ve günümüzde iş dünyasının kalbinin attığı bir merkez halini almış. Doğal olarak şehir bu yöne doğru büyümüş ve Paris’in bir parçası olarak görülmeye başlanmış. Zaten günümüzde de Grand Paris projesi kapsamında yeni Paris haritasının içinde yer alıyor ve artık Paris La Défense olarak anılıyor. Kimileri burayı Manhattan’a benzetiyor, biz Türkler içinse İstanbul Finans Merkezi gibi düşünülebilir ama burası insani değerlerle çok daha uyumlu, ulaşımın ve diğer yaşamsal ihtiyaçların çok daha iyi organize edilmiş olduğu bir yerleşim alanı.

Eyfel Kulesi‘nden ve Champs-Elysées‘den kuzey-batı yönüne doğru baktığınız zaman ufukta görünen bu gökdelenli bölge hakkında -benim de yazar olduğum- Ekşi Sözlük‘te “rwn”nin çok hoş bir tanımına rastlamıştım. Şöyle diyordu La Défense başlığının altında: Ana fikri “Yapamadığımız için değil, istemediğimiz için gökdelen yapmadık, istesek biz de yaparız, yaparız yani nedir ki?” olan Paris yöresi…

Paris La Defense Pariste.Net

Bu görüşe aynen katılıyorum. Fransızlar isteseler kent merkezine bu gökdelenlerin âlâsını yapabileceklerken, kent sınırlarının hemen dışındaki bir bölgeye, yeni ve modern bir iş merkezi kurmaya karar vermeleri ile oluşmuş La Défense. Rive Gauche‘ta, Courbevoie ile Puteaux’nun kesiştiği noktada hayata geçirilen bu proje, öncelikle dönemin en önemli sergi ve fuar alanı CNIT‘in inşa edilmesiyle gerçekleşmeye başlamış.

Daha sonra ilk gökdelenlerin buraya inşa edilmesi, müthiş bir ulaşım ağının burada bir hub, bir merkez oluşturması, geniş bir meydan projesi ve rekreasyon alanlarının da eklenmesiyle birlikte, yaklaşık 50-60 yıllık bir süreç içinde müthiş bir kent planlaması, başarıyla hayata geçirilmiş. Tabii bu süreçte ülkenin içine düştüğü çeşitli ekonomik kriz dönemlerinde La Défense’ın zor günler geçirdiği olmuş ama her seferinde krizden çıkmayı başarmış.

Paris La Defense Pariste.Net

Défense sözcüğü Fransızcada “savunma” anlamına geliyor ve La Défense adını, Prusya Savaşı sırasında Almanlara karşı Paris’in savunulması anısına 1883’te dikilen “La Défense / Savunma” heykelinden alıyor. Tabii bölgenin bir iş merkezine dönüşmesi sürecinde heykelin konumu da değişmiş ama onca modern binanın arasında günümüzde bölgeye adını veren bu bronz heykeli görmek insanın içini bir tuhaf yapıyor. 

Kimisi hoş, kimisi etkileyici, kimisi sevimsiz pek çok gökdelenin bulunduğu bölgede benim için en önemli eser La Gande Arche de la Défense‘tır. Fransız İhtilali’nin 200. yılı anısına inşa edilen bu dev yapı, benim için Paris’in en önemli üç yapısından biridir. Paris’e ilk gelişimde bu binayı görmek için nasıl yanıp tutuştuğumu anlatamam; ki hâlâ da bana çok şey ifade eder. Ama bu tamamen kişisel bir hikaye; yani sizin için aynı önemi ifade etmeyebilir…

Paris La Defense Pariste.Net

Grande Arche (gran-darş ya da gğan-dağş) meydanın tam baş köşesinde bulunur ve devasa, bembeyaz, üstelik ortası boş bir binadır. Bu yapı, Louvre Müzesi‘nden başlayıp Champs-Elysées üzerinden devam eden muhteşem bir aksın çıkış kapısı, Paris’in yeni dünyaya açılan yüzünü temsil eder. Akşam gün batımlarında muhteşem olur…

Tabii bu işler hep yıllar öncesinden planlanan projelerle oluyor. Projeler üzerinde uzun uzun kafa yoruluyor, pek çok bilirkişiye danışılıyor, halkın -bir anlamda- onayı anılıyor, en azından projeler yapılmaya başlanmadan önce insanlara tanıtılıyor, insanlar da yıllar sonra nasıl yerlerde yaşayacaklarını çok önceden görüp, fikir olarak buna hazırlanıyor. La Défense projesinin iki önemli yapısı Grande Arche ve CNIT maketlerini Trocadéro‘daki Mimarlık Müzesi – Cité de l’Architecture‘de görebilir, ne demek istediğimi anlayabilirsiniz.

Paris La Defense Pariste.Net

Yüzünüzü Grande Arche‘a verdiğinizde sağ tarafınızda CNIT, sol tarafınızda Westfield – Les Quatre Temps alışveriş merkezi, tam arkanızda, meydanın uzak köşesinde La Défense heykeli bulunur. Bundan daha ilerilere doğru yürürseniz de meydan devam eder, çeşitli havuzlarla, başka heykellerle süslü, iş merkezleri ile çevrili diğer bölgelere ulaşırsınız. Zaten o yöne doğru baktığınızda aksın öteki ucunda Zafer Takı‘nı göreceksiniz.

Bu dev meydan, Parvis de la Défense, aslında dev bir bina üzerine inşa edilmiş yapay bir meydan. Çünkü eskiden burası normal, düz bir yerleşim yeriymiş. Daha sonra ulaşım ağlarının oluşturulması, çeşitli hollerin yapılması için kat kat bir yapı inşa edilerek bu dev meydan oluşturulmuş. Sanki meydanın altına bir yer altı şehri inşa edilmiş izlenimi verir ama aslında dev bir network ağının üzerine bu büyük meydan inşa edilmiştir.

Paris La Defense Pariste.Net

Özellikle sabah ve akşam, işe gidiş ve işten dönüş saatlerinde bölgede çalışan beyaz yakalıların metro, RER, banliyö treni, tramvay ve belediye otobüsleriyle akın akın geliş-gidişlerini gördüğünüz zaman karşılaştığınız tablo inanılmazdır. Binlerce insan koştura koştura meydanda yürür, müthiş akışkan bir insan trafiği vardır ama duyacağınız tek şey ayak sesleridir. Öyle garip bir sessizliktir ki bu, gördüğünüz manzarayla tezat oluşturur.

Kalabalıkken de boşken de sessiz, daha doğrusu sakin bir atmosferi olan La Défense’ta, zaten güzel olan hayatı daha da güzelleştirmek için sürekli olarak etkinlik düzenlenir ve meydanda kurulan standların biri biter biri başlar. Bir bakarsınız caz festivali için dev bir sahne kurulmuş, bir bakmışsınız -bence- Paris’in en güzel Noel Pazarı var, bir bakmışsınız şezlonglar dizilmiş insanlar sere serpe güneşleniyor, bir bakmışsınız yoga yapıyorlar ve daha neler neler. La Défense’ın etkinliksiz olduğu gün sayısı azdır. Oysa ben bu meydanı boşken de çok seviyorum. Bende yarattığı ferahlık duygusu inanılmaz.

Paris La Defense Pariste.Net

La Défense’a metro ya da RER ile gelmek istediğinizde ulaşacağınız ilk yer yukarıda fotoğrafını gördüğünüz dev holdür. Burası M1 metro hattı, RER-A, banliyö trenlerinin L ve U hatlarının geçtiği, T2 tramvay hattı üzerinde bulunan ve çok sayıda belediye otobüsünün civara yolcu taşıdığı dev bir “hub”dır. Ayrıca Grand Paris projesinin bir parçası olan Grand Paris Express inşaatı da bir yandan devam ediyor. Yani buraya yeni metro ve RER hatları ekleniyor. RER-E‘nin Saint Lazare‘dan uzatılması inşaatı çoktan başladı bile… Ayrıca şehirlerarası otobüslerin kalktığı Jules Verne Otobüs Terminali‘ne de hemen bu büyük holün içinden ulaşılıyor.

Bu holde gelip geçen yolcuların tüm ihtiyaçlarını karşılayacak mağazalar, dükkanlar, Starbucks, Mc Donald’s vb kafe ve restoranlar bolca mevcut. Bunlar yetmezmiş gibi, bu holden Westfield – Les Quatre Temps‘a ve CNIT‘e geçiş de var. Çıkışlardan herhangi birinden yukarıdaki meydana çıktığınızda büyük meydana, Parvis de la Défense‘a ulaşmış oluyorsunuz. Meydandaki binaların aralarından da türlü türlü yerlere gidiliyor ama biraz labirent gibi. Bu yollara daldığınızda bazen ortam ıssızlaşıyor, sadece binalar kalıyor, bazen de capcanlı köşeler, heykeller, süs havuzları, yani yaşamı güzelleştirmek adına ne varsa karşınıza çıkıveriyor. Burada, bir binanın tepesinden keyifle Paris manzarası izleyebileceğiniz şahane bir mekan, Skyline Bar & Lounge olduğunu da belirtmek isterim, keyifli vakit geçirmek için güzel bir yer sanki.

Paris La Defense Pariste.Net

Yine de gördükleriniz, kafanızdaki Paris imajının çok ötesinde olacağı için ne hissedeceğiniz konusunda emin değilim. Aşk ve romantizmin başkenti Paris sizin için vazgeçilmezse bu taraflara hiç yolunuzu düşürmeyin derim ama kafanızda “tarihi bir kent, günümüzün çağdaş gereksinimlerini, dokusuna zarar vermeden en güzel şekilde nasıl planlanmalıdır?” gibi bir soru varsa, tarihi binalar kadar modern mimariyi ve gökdelenleri seviyorsanız ve hele ki benim gibi Grande Arche tutkunuysanız o zaman 4-5 günlük bir tatilinizin 2-3 saatini buraya ayırmanızı tavsiye ederim.

Burayı benim için önemli kılan bir diğer özellik de burada on yıl geçirmiş olmam. Gökdelenlerin hemen bittiği noktada -bence- Paris’teki en güzel mahallelerden biri olan La Défense’ın Courbevoie tarafı on yıl boyunca benim evim oldu… Aslında bakarsanız La Défense tek başına bir ville yani il değil. Gerçi 2016 başında hayata geçirilen Grand Paris Projesi ile birlikte La Défense artık Grand Paris‘nin yeni bir territoire  yani bölge merkezlerinden biri, T4 oldu. Bundan sonra neler olacağını ise zaman gösterecek.

Paris La Defense Pariste.Net

La Défense’ı sevmem, burayı mahalle olarak seçmemden çok uzun zaman öncesine dayanır, La Défense’ta on yıl yaşamış oluşum, daha çok şansla, kader kısmetle açıklanır 🙂 Siz de buralara kadar gelmişken Courbevoie ya da Puteaux taraflarına doğru yürüyerek çevre hakkında fikir edinebilirsiniz. Bir de benim için Paris’teki en özel yerlerden biri olan Promenade Saint Nicolas da La Défense’ın hemen yanıbaşında yer alıyor. Yine de yollar biraz karışık olduğu için kaybolma ihtimaliniz var; zira bu meydanın en alt katı dev bir otoyol şebekesi, dolayısıyla Courbevoie ve Puteaux’ya yürüyerek ulaşmak için bazı geçitleri kullanmanız gerekiyor. La Défense’tan Courbevoie‘ya yürüyerek gelmenin en kolay yolu Coeur Défense binasının yanından aşağı inen yokuştan dümdüz devam etmek. Beş dakika içinde Courbevoie‘dasınız.

Demem o ki, on yıl boyunca neredeyse her gün La Défense’taki dev meydandan geçtim, meydanın köşesindeki dev “Araignée Rouge / Kırmızı Örümcek” heykelini gördüm. Belki siz baktığınızda size hiçbir şey ifade etmeyebilir ama benim için bunlar o kadar önemli ki. Her görüşümde içim kıpır kıpır oldu hep… Çünkü yıllar önce bu kırmızı heykeli ve Grande Arche‘ı bir resimde görmüş, çok etkilenmiş, kafamdaki Paris imajından bambaşka bir Paris’le karşılaşmanın heyecanını yaşamış, bir gün buraları görmeyi çok istemiştim. Hayat öyle garip ki… Bu bile hayatı sevmek için yeterli bir neden benim için. Şimdi yeniden La Défense’a beş dakika mesafede bir evde kalıyorum  Paris’e her gidişimde. Diyorum ya, hayat sürprizlerle dolu…

Paris La Defense Pariste.Net

Siz buralara kadar gelip bunca modern yapıyı gördükten sonra belki Grande Arche‘ın sol tarafındaki Westfield – Les Quatre Temps alışveriş merkezine gitmek isteyebilirsiniz. Sonuçta Paris kent merkezinde, Forum des Halles dışında, İstanbul’da alışık olduğumuz şehir içi AVM’leri pek yok. O yüzden burası gayet büyük ve tatminkâr. Aradığınız pek çok şeyi bir arada bulabileceğinizi düşünüyorum. Ben kendi adıma AVM sevmeyen biri olarak, acil ihtiyaçlar dışında buraya girmiyordum ama yine de Paris gibi bir yerde insanın evinin yakınında, haftanın her günü açık olan bir alışveriş merkezi olması büyük nimet.

Bir de sizi bilgilendirmek istediğim bir konu da şu: Buraya metro ile gelmek istediğinizde sorun yok, çünkü Paris içinde geçerli olan 1-2 zone biletiniz burada da geçerli ama RER-A ile gelmek istediğinizde işler biraz karışıyor. Çünkü şehir içinde metrodan RER‘e aktarma yapıp gelirseniz buradaki turnikelerden çıkamıyorsunuz, RER için 3. zone‘da bulunan La Défense’ın ayrı bir tarifesi olduğu için normal biletiniz burada geçmiyor. Gerçi turist olduğunuz için normal biletle birinin peşine takılıp çıkmayı deneyebilirsiniz ama kendinizi iyi hissetmek, ceza yeme riskinden kaçınmak, daha doğrusu, doğru bir şey yapmak istiyorsanız ayrı bir RER bileti almanız gerekiyor. Ya da en güzeli metro ile gelmek, zira burası M1 hattın son istasyonu ve normal metro biletiyle gelinebiliyor. Günlük/Haftalık/Aylık Navigo kartınız varsa zaten böyle dertleriniz olmuyor.

Paris La Defense Pariste.Net

La Défense’ın ulaşım açısından şöyle bir güzelliği var: RER‘e bindiğiniz zaman La Défense ile Champs-Elysées arası sadece 5 dakika sürüyor, Châtelet – Les Halles‘e ise 10 dakikada ulaşıyorsunuz… Metro ile bu süre Champs-Elysées için 10 dakika, Châtelet – Les Halles içinse 20 dakika sürüyor; aslında o da çok değil ya neyse. İnsan bir süre sonra çok hızlılığa alışınca az hızlı yavaş geliyor. Benimse evimden çıkıp Champs-Elysées‘ye ulaşmam -yürüyüşler dahil- kapıdan kapıya 15-20 dakika sürüyordu… Versay Sarayı, Saint Cloud Parkı, France Miniature gibi yerlere de buradan trenle doğrudan ulaşabiliyorsunuz. Bir de hemen iki adım ötenizde Île de la Jatte ve Île de Puteaux adında iki güzel ada bulunuyor. O zaman belki de Paris’te konaklama için otelinizi bu bölgeden de seçebilirsiniz?

Evet, bu yazıda Paris’in finans ve iş merkezinden bahsederek size Paris’in çağdaş yüzünü anlatma fırsatı bulmuş oldum. Bir de iş dünyasından bu kadar söz etmişken, Paris’te Çalışmak ve Fransa’da İş Hayatı yazıma da bir göz atmanızı öneririm.

Keyifli geziler, keyifli keşifler.

 

 

Adres: Paris La Défense

Author

2 Comments

  1. Ahmet bey mimarlık öğrencisiyim ve burada parlemento binası tasarlayacağım bu nedenle bölge ile ilgili daha derin bilgilere ihtiyacım var sizinle iletişim kurmam mümkün mü?

Write A Comment

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.