(Son Güncelleme: 05.03.2024) Seine Nehri üzerindeki 37 köprü arasında, Paris’in en eski köprüsünün adının Pont Neuf (Yeni Köprü) olması ne kadar enteresan olsa da bu isim bana hep İstanbul’daki Yeni Cami’yi hatırlatır. Çocukken, Yeni Cami’nin eski cami görünümünde yeni bir cami olduğunu zannederdim; sonra bir gün 8 Temmuz 1606‘da açıldığını öğrendiğim zaman ne kadar şaşırdığımı hatırlıyorum… Aynı şekilde Pont Neuf de Yeni Cami’den 59 yıl önce hizmete girmiş, çok eski bir köprü. Yapıldığı zamanda Paris’in en yeni köprüsü olduğu için bu adı almış; ilginç bir şekilde o günden beri de bu isimle anılıyor.

Seine Nehri‘nin ortasındaki Île de la Cité – Cité Adası‘nın batı ucunda iki ayrı bölümden oluşan, 238 metre uzunluğunda ve 20 metre genişliğindeki köprü, tarihi önemi kadar, muhteşem manzarasıyla da görülmeye değer bir yapı. Buradan Paris’i seyretmek, özellikle de gün batımında bir başka keyifli oluyor. Özellikle adanın burun tarafındaki söğüt ağaçları ile bezenmiş üçgen küçük parka inmek, sonra da Île de la Cité‘yi gezmek gününüze renk katacaktır.

Pont Neuf Pariste.Net

Bu köprüden karşı tarafa baktığınızda Aşıklar Köprüsü – Pont des Arts‘ı göreceksiniz. Doğrusunu söylemek gerekirse ben Pont des Arts‘ı Pont Neuf’ten daha güzel buluyorum. Hele ki söz konusu olan görkemse Pont Alexandre III hepsinden daha güzel. Ama tabi Pont Neuf (pon nöf) de konumu, manzarası, tarihi önemi bakımından ayrıcalıklı. Elbette ki şu şundan daha güzel, bu bundan daha güzel diye kategorilendirme yapmaya hiç gerek yok; hepsi birbirinden güzel diyerek konuyu özetleyebiliriz 🙂

Pont Neuf’e metro ile gelmenin en kestirme yolu M7 hattının “Pont Neuf” istasyonunda inmek. Burada sizi köprünün birinci bölümü karşılayacak. Ortadaki adaya ulaştığınızda sağınızda göreceğiniz kişi, köprüyü yaptıran IV. Henri’ye ait. Bu heykelin arkasına dolaşırsanız orada merdivenlerden aşağı inildiğini göreceksiniz ki çekinmeyin, inin.

Pont Neuf Pariste.Net

Sizi Square du Vert-Galant adında nefis bir park karşılayacak. Hani şu salkım söğütleri ile Île de la Cité‘nin en batı ucundaki üçgen parkı oluşturan yer burası. Burayı sakın ihmal etmeyin derim. Zaten köprünün hemen altı Nisan 2017’de nefis bir yürüyüş parkuruna dönüştürüldü, Parc Rives de Seine oldu, orayı da sakın atlamayın…

Heykelin karşısına geçerseniz Place Dauphine’e ulaşırsınız ki burası çok sevimli bir meydan. Buralardan arkalara doğru ilerlediğinizde ulaşacağınız nokta Notre Dame Katedrali ve Sainte Chapelle‘in olduğu bölge. Ondan sonrasında zaten Paris rüyasında kayboluyorsunuz.

Hiç o taraflara gitmeden doğrudan köprünün ikinci bölümünden karşıya geçip karşıdaki sokaktan yolunuza devam ettiğinizde Saint Germain Bölgesi‘nin Odéon tarafına ulaşıyorsunuz. Buralarda da ayrı ayrı güzel sokaklar ve keşfedecek bolca mekan var. Örneğin köprüyü geçip hemen sağdaki binanın ortasındaki kemerli geçitten içerideki dar sokağa girerseniz güzel bir Irish Pub var.

Bundan sonrası için zaten yukarıda linkini verdiğim yerleri detayları ile yazmaya çalıştım. Pariste.Net Tv için çektiğim yukarıdaki videoyu izleyerek de Pont Neuf ve çevresi hakkında fikir edinmeniz mümkün.

Keyifli geziler, keyifli keşifler.

 

 

 

Adres: 75001 Paris

Author

Write A Comment

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.