Paris’in Ortasında Huzur Dolu Bir Kafe: Rose Bakery

(Son Güncelleme: 04.03.2024) Bir süre önce sizlere Paris’in en sevimli, en huzur dolu müzelerinden biri olan Musée de la Vie Romantique – Romantizm Müzesi‘nden bahsetmiş, burayı gezdikten sonra bahçesindeki kafede oturup bir keyif kahvesi içmenizi önermiştim. Bu yazıda sizlere bu kafe hakkında daha ayrıntılı bilgi vererek sizin de bu güzellikten faydalanmanızı istedim. Romantizm Müzesi‘nin bahçesindeki bu güzel kafenin adı Rosa Bakery.

Eski adı Un Thé Dans Le Jardin olan Rose Bakery Montmartre‘ın güney tarafında, tipik Paris sokakları arasında, klasik mimari dokunun hemen arkasında bulunan gizli saklı güzel bir bahçenin içinde bulunuyor. Öyle ki bu bahçeye girdiğinizde çocukken oynadığınız arka bahçeleri hatırlıyorsunuz. Tabii ortada bulunan Romantizm Müzesi‘nin biraz eskimiş olduğunu hayal edersek o zaman da burası çocukluğumuzun perili köşkü bile olabilir 🙂 Ama öyle değil tabii, Musée de la Vie Romantique, yeşil panjurlarıyla, tarihi bir köşk olmasına rağmen yepyeni ve korunmuş haliyle karşınızda duruyor.

Doğrusunu isterseniz bu küçük kafenin menüsü çok zengin değil. Zaten burada karın doyurmak için değil çay-kahve eşliğinde tatlı bir şeyler atıştırmak için oturmalısınız. Bir de mekanın tadını çıkarmak için elbette. Ben buraya Un Thé Dans Le Jardin iken gitmiştim, işletmeci değiştikten sonra gitmediğim için yemek ve içeceklerin son halini bilmiyorum ama mekan olarak aynı huzuru vadediyor. O nedenle bu yazının blogda kalmasını istedim.

Hava güzelse bahçede oturup sessiz sakin bir ortamda yeşillikler içinde kahvenizi yudumlamak, ortamın huzurunu bozmamak için kısık sesle konuşma ihtiyacı hissetmek, ağaçların hışırtısı, kuş sesleri ve tatlı bir rüzgarla Paris’ten çok uzaklarda kırlık bir yerdeymişsiniz hissi yaşamanızı sağlayacaktır. Ne var ki hafta içi okulların açık olduğu bir dönemde giderseniz, teneffüslerde, yakındaki okulun bahçesinde oynayan çocukların bağırışmalarına denk gelmeniz mümkün 🙂

Eğer soğuk bir güne denk gelmişseniz de bu sefer camekanlı bölüme geçip içeride oturabilir, mekanın tadını bir de böyle çıkarabilirsiniz. Gerçi kafenin kapalı alanı oldukça küçük, o yüzden soğuk ya da yağmurlu günlerde yer bulma olasılığınız tamamen şansa kalmış ama güzel havalarda bahçede oturmak her zaman için daha kolay; o yüzden burayı çoğunlukla güzel havalarda öneriyorum sizlere.

Bu tür camekanlı mekanlar bana çocukluğumun geçtiği Koşuyolu’nda, komşumuz Feriha Teyze’nin bahçeli evinin camekanlı verandasını hatırlatıyor. Geceleri orada uyumadan önce gökyüzünü seyrettiğim güzel zamanları anıp mutlu oluyorum. Rose Bakery’yi bu yüzden daha bir farklı seviyorum sanırım.

Kahve keyfinizin öncesinde ya da sonrasında dilerseniz Romantizm Müzesi‘ni ücretsiz olarak gezebilir ya da buradan çıktıktan sonra kuzeye doğru yürüyüp güzel bir Pigalle ve Montmartre turu yapabilirsiniz.

Musée de la Vie Romantique‘e, dolayısıyla Rose Bakery’ye toplu taşımayla gelmenin en güzel yolu M2 metro hattının Blanche ya daPigalleistasyonlarından birinde ya da M12 metro hattının yine Pigalle istasyonunda inmek olacaktır. Blanche’ta inerseniz Rue Blanche’tan aşağı inip üçüncü sokaktan sola, Pigalle’de inerseniz Rue Jean Baptiste Pigalle‘den aşağı inip ikinci sokaktan sağa dönmeniz yeterli. Müzenin, dolayısıyla kafenin girişini biraz ileride göreceksiniz.

Rose Bakery Pazartesi hariç her gün 10:00-17:30 saatleri arası açık. Ayrıntılı bilgiyi aşağıdaki resmi web sayfası linkinde bulabilirsiniz.

Güzel bir Paris havasında bu gizli bahçede oturup keyifli vakit geçirmeniz ve bu satırları tebessümle anmanız dileğiyle.

Keyifli geziler, keyifli keşifler.

Afiyet olsun

Web Sitesi: rosebakery.fr

Adres: 16 Rue Chaptal, 75009 Paris