(Son Güncelleme: 03.03.2024)Bu doğum günümü hiç unutmayayım” diye mutlaka yazmalıydım. Gerçi unutulmaz bir doğum günüydü ama yıllar geçtikçe insan detayları atlayabiliyor; oysa 2015 Aralık’ında hiçbir ayrıntısını unutmamam gereken bir doğum günü sürprizi yaşadım. Yılların hayaliydi, anlatayım:

Aranızda kış aylarında doğanlar ne düşünür bilmem ama ben yıllardır doğum günlerimi soğuk kış gecelerinde kutlamaktan şikayet eder, “bari bir doğum günümde de eşi dost toplanıp sıcak bir memleketin plajında, mayolarla şortlarla kutlama yapsak ve doğum günümde pastam sıcaktan erise” diye hayal kurardım (Bkz Ekşi Sözlük)

Martinik Adasi Karayipler Martinique Caraibes Pariste.Net

Son dönemlerdeki doğum günlerimi başka bir ülkede geçiriyor olmak büyüleyici olsa da genelde gittiğim ülkeler Avrupa ve Kuzey Amerika olduğu için yine kış vakti kutlama yapmak zorunda kalıyordum. Tabii Londra’da, Amsterdam‘da, Toronto’da yeni yaşıma girerken “bir sıcak memlekette doğum günü kutlamak nasip olmadı” diye şikayette bulunmak ironik olsa da, tüm espirisine rağmen bu şikayetimin bir ciddiyet payı vardı. Ne bileyim, yazın doğaydım da Mykonos gibi bir yerde kutlayaydım, kışsa madem Rio de Janeiro gibi sıcak denizlere ineydim…

Sonra yıllar sonra bir şey oldu: 5 Aralık 2015 Cumartesi sabahı kendimi Orly Havalimanı‘nda buldum. Bana tek söylenen, bu doğum günümde pastamın eriyecek olduğuydu. Bu sürprizi o kadar sevdim ki nereye gideceğimi öğrenmek için hiç çaba harcamadım. Aksine, öğrenmemek için epey uğraş vermem gerekti.

Martinik Adasi Karayipler Martinique Caraibes Pariste.Net Ahmet Ore

Ne check-in’de, ne pasaport kontrolünde, ne de uçağa binerken nereye gideceğimi dair en ufak bir fikrim yoktu. Her seferinde ya hasır şapkamın siperliğini önüme eğdim ya da yapılan anonslarda kulaklarımı tıkadım. Hayatımda ilk kez nereye gideceğini bilmediğim bir uçağın içindeydim.

Uçağın kapıları kapandı, kemerlerimizi bağladık. Artık hiç gitmek istemeyeceğim bir yer olsa bile gitmek zorundaydım 🙂 Hostesten, kalkış anonsunu yaparken duyduğum “Karayipler” lafından sonra gözlerim yuvalarından fırladı! Bunu hiç beklemiyordum. Çünkü tatile çıkmadan önce “bir yere gideceğimiz için” aşı olmuştum. Ben de Afrika taraflarında egzotik bir yerlere gideceğimizi sanmıştım 🙂

Martinik Adasi Karayipler Martinique Caraibes Pariste.Net Ahmet Ore

İlk şaşkınlığım geçince Karayipler’in neresine gideceğimi anlamaya çalıştım. Aldığım yanıt beni daha da şaşırttı: Fort-de-France… Çünkü buranın neresi olduğu hakkında en ufak bir fikrim yoktu… Sonra daha önceden hazırlanıp beyaz zarf içine konmuş olan tatil rehberi kitabı Routard’ı açınca anladım ki istikamet: Martinique!

Martinique (Martinik) Fransa’nın Karayip Denizi‘ndeki eski sömürge adalarından biri. Günümüzde Fransa’nın departmanlarından biri olarak geçse de yarı özerk özel bir konumu var. Tabii bu bilgileri Fransızca’yı ilk öğrendiğim zamanlarda kursta anlatmıştı hocamız ama o ana kadar Martinique’in dünyanın neresinde olduğunu hiç aklımda tutmamışım; şimdiyse oraya uçuyordum 🙂 Sonradan öğrendim ki T.C. vatandaşları için ayrı bir vize gerekiyor ama AB oturum izni olan T.C. vatandaşları oturum kartlarıyla  buraya gidebiliyorlar…

Martinik Adasi Karayipler Martinique Caraibes Pariste.Net

Yaklaşık sekiz saatlik bir yolculuktan sonra kıtaları aşarak Venezüela’nın kuzey doğusundaki Martinique Adası’na iniş yaptık. Paris’te hava 10 dereceydi, Martinique’te ise bizi 30 derecelik bir hava karşıladı! Benim için bir rüya çoktan gerçekleşmişti… Araba kiralarken görevli kadın bana kartımdan güvenlik için 600€ teminat çekileceğini söyledi; ehliyetimi uzatıp bakınca da “Aa siz 25 yaşından büyükmüşsünüz, 25 yaş üstünden 300€ teminat alıyoruz” dedi. Bu da bu güzel karşılamanın en güzel ikinci hediyesi oldu bana…

Arabamızı alıp Martinique’e akşam inerken biraz bakir, biraz geri kalmış ama illâ ki yemyeşil yollardan otelimize doğru yola koyulduk. Nerede konaklayacağımıza dair en ufak bir fikrim yoktu. Başkent Fort de France yakınlarındaki havaalanından güneye doğru inmeye başladık. Bizim konaklayacağımız yerin Sainte Luce‘teki Pierre et Vacances tatil köyü olduğunu o zaman öğrendim.

Martinik Adasi Karayipler Martinique Caraibes Pariste.Net

Beni tanıyanlar bilir, hiçbir zaman tatil köyü insanı olmadım. Tatillerime hep mümkün olan en küçük sırt çantamı alıp çıkmaya alışkın biri olarak gittiğim yerlerde deliler gibi gezip keşfi yapmayı severim. Ama Martinique’te konaklama seçeneklerinin sınırlı olması ve keşifler yapmak için bütün günü dışarıda geçirmek zorunda olmamamız nedeniyle bu kez tatil köyünde kalmak akıllıca olacaktı.

Kaldı ki konakladığımız tesis hiç de öyle lüks bir yer değildi, sadece ideal konforu sağlamış, güvenli, temiz ve oldukça mütevazı bir tatil köyüydü; zaten çok da büyük bir yer değildi. Yine de ideal büyüklükte, odaları son derece konforlu, her şeyden önce manzarası muhteşem bir yerdi.

Martinik Adasi Karayipler Martinique Caraibes Pariste.Net

Otelimize geldik ve odamıza geçtik. Artık iyice akşam olmuştu. Odanın terasından bakınca karanlıktan görebildiğim kadarıyla karşımızda beş tane palmiye duruyordu. Hemen bunları dilek ağaçlarım yaptım ve her birine “Sağlık, Mutluluk, Aşk, Huzur ve Para” isimlerini verdim. Palmiyelerin ardında da denizin karanlığı seçiliyor ve dalga sesleri tanımadığım kuş seslerine karışıyordu.

Sabahın altısında heyecanla dikildim ayağa ve bu kez masmavi bir gökyüzü, yemyeşil bir bahçe ve yine masmavi bir deniz selamladı beni. Artık benden mutlusu yoktu. Hemen koşup denize attım kendimi sabahın altı buçuğunda. Aralık ayında, Atlantik Okyanusu‘nun batı yakasında Karayip Denizi’nde bir adanın cennet bir plajında yüzüyordum. Daha ne olsun…

Martinik Adasi Karayipler Martinique Caraibes Pariste.Net

Konaklamamızı tam pansiyon almadığımızdan kahvaltılarımızı odamızda yaptık. Hiç umudum yoktu ama her sabah mükellef sofralar kurmayı başardık terasımızda. Dev salatalıkların tadının bu kadar güzel olabileceğini düşünmemiştim, domates “bahçe domatesi”, mis gibi kokuyor, peynir ve kaşar harika, zeytinse iç güveysinden hallice. Hele o içi çeşme gibi akan yeşil limonlar (lime) yok mu, Paris’e döndüğümüzde de sık sık ondan tüketir olduk. Türkiye’de de hep onlardan arıyorum, buldukça da sabah kahvaltılarımdan önce lime sıkıp içiyor, Martinique günlerimi anıyorum.

Eh bir de yumurta eklediniz mi yanına, Martinique’in kendine has bol sulu yeşil limonlarıyla da sosladınız mı önünüze geleni, sizden mutlusu yok. Bir de sadece tatillerde Nutella yemeye izinli biri olarak, aşağıdaki markete her sabah taze gelen brioche‘lara sürdüğüm Nutella ile göğün yedi kat üzerine uçmam için gerekli bütün yakıtı almış oldum tabii. (Gerçi artık ağzıma Nutella sürmüyorum, keçiboynuzu pekmeziyle tahini yarı yarıya karıştırıp yiyin, Nutella gibi sağlığa zararlı şeyleri bir daha yeme ihtiyacı hissetmiyorsunuz).

Martinik Adasi Karayipler Martinique Caraibes Pariste.Net

Benim gibi durduğu yerde duramayan biri nedense Martinique’te ilk gününü deniz-havuz-şezlong turu ile geçirdi. Nasıl ihtiyacım varsa artık dinlenmeye, güneşe, mavi gök yüzüne. Yüzmelere, uyumalara, yatmalara ve güneşlenmelere doyamadım. Mis gibi uzandım tatlı tatlı aldım güneş ışınlarını tenime.

İkinci günden itibaren adayı keşif turlarına başladık. Sainte Anne tarafına inip, o ünlü Grande Anse des Salines‘i gördük. Peyzaj hayallerimdeki gibi olsa da denizin dalgalı olması turkuaz hayallerimi tam karşılamadı. Bir de denize doğru uzanan palmiye ağacının üzerinde fotoğraf çektiremediğim için pişmanım 🙂 Ben zaten kum sevmem ama Mykonos gibi hem kum olup hem dalgada çok bulanmayan deniz olursa, o zaman başka.

Martinik Adasi Karayipler Martinique Caraibes Pariste.Net

Sainte Anne ise ufak ama adanın en sevimli kasabası bence. Deniz kenarındaki restoranlarda öğle yemeği yemekse çok keyifli. Kendimi Göcek sahillerinde gibi ama bu kez Aralık ayında olduğumuz için farkı çok daha iyi hissettim.

Fort de France büyük, kaotik ve bakımsız bir başkentti. Metrobüs yolu bile yapılıyordu, hiç bize göre değildi. Trois Îlets ve özellikle Pointe du Bout tarafıysa keyifliydi. Le Vauclin tarafı bize hitap etmedi. Kuzeyde Le Morne Rouge tarafı tropik atmosferi ve yol üzerindeki Sacré Coeur Kilisesi ilginç olsa da batı tarafındaki Saint Pierre ve Fort de France arası da bize göre değildi. Bana göre adanın en keyifli kısmı güney tarafları oldu.

Martinik Adasi Karayipler Martinique Caraibes Pariste.Net

Adada müthiş bir rehavet vardı, kimsenin acelesi yoktu ve sanki kimse de çalışmıyor gibiydi. Herkes sıcaktan mayışmış, zaten kimse dünyanın umrunda değilmiş, onlar da dünyayı umursamıyorlarmış gibi bir atmosfer vardı Martinique’te. Ben de bu havaya hemen uyum sağladım.

İlk kez bir tatilimde sosyal medyada rastladığım can acıtıcı haberler içime işlemedi, yalayıp geçti. Sırf bu bakımdan bile, zihnimin arınması açısından çok iyi geldi bu doğum günü hediyesi bana.

Martinik Adasi Karayipler Martinique Caraibes Pariste.Net Ahmet Ore

Ve 10 Aralık, doğum günü sabahım… Sabah yine saatin altısında ayağa dikiliverdim. Tüm gece boyunca şiddetli bir yağmur vardı, sabah da yağmur durup durup devam ediyordu ama tropikal hava nedeniyle ortam sıcacıktı. Yağmur beni engelleyemezdi, bu sabah benim doğum günümdü.

Bu kez üzerimizde sadece mayo ve ellerimizde havlularla, yağmura rağmen dışarı çıktık. Ayaklarımızda terlik bile yoktu, o derece. Yağan yağmurda, o sıcacık havada “ıslanmamak için koşarak” denize gittik 🙂

Martinik Adasi Karayipler Martinique Caraibes Pariste.Net Ahmet Ore

Sabahın altı buçuğunda kendimi denize attım. Koyda bizden başka kimse yoktu. Bir an yağmur dindi ve günün en özel anı gerçekleşti: Diamant denilen dev kayalık adanın olduğu tarafta koskocaman bir gökkuşağı belirdi! Ama öyle böyle değil, kocaman…

Denizin ortasındaydık, Aralık ayındaydık, doğum günü sabahımdı ve denizden yükselen dev bir gökkuşağı… Sadece şükrettim o an, aklıma başka bir şey gelmedi. Şu an burada olmamı sağlayan her şeye şükrettim ve dilimden yine o kelimeler döküldü: Sen Mutluluk Olmalısın

Martinik Adasi Karayipler Martinique Caraibes Pariste.Net Ahmet Ore

Odaya koşup telefonu alıp bu anın fotoğrafını çeksem mi diye düşünmedim değil ama belki ben gidip gelene kadar o gökkuşağı kaybolacaktı, o zaman da içinde bulunduğum anın keyfini yaşayamayacaktım. Gerçi çok geçmeden ikinci bir gökkuşağı daha çıktı ama olsun 🙂 Zaten günlerdir kişisel Instagram ve Twitter hesaplarımda fotoğraflar paylaşıp duruyordum; bir kez olsun dedim bu özel an sadece bizimle kalsın. O zaman, içinde bulunduğum o anın resmini zihnime kaydettim; ta en derinlere…

Sonra harika bir kahvaltı eşliğinde doğum günü kutlama mesajlarına verilen yanıtlar, arayan eş dost ile sohbetler; güzel güzel geçti doğum günüm. Öğlen yemeği için yola koyulduk ve doğruca müdavimi olduğumuz Anse d’Arlet koyuna gittik. Burası en sevdiğimiz yer olmuştu. Adanın neredeyse her tarafını gezdik, içimize bu kadar sinen başka bir yer olmadı.

Martinik Adasi Karayipler Martinique Caraibes Pariste.Net

İlk gidişimizde sıcaktan bunalmış bir halde deniz kenarında ağaç gölgesinde bulduğumuz masaya yerleşip sipariş verdikten sonra “ama biz denize girecektik?” diye garson kıza söyleyince kızın “siz yüzün ben yemek hazır olunca size seslenirim” demesiyle ne zaman soyunduk ne zaman kendimizi denize attık hatırlamıyorum… Bir on dakika kadar yüzüp masamıza ıslak ıslak döndüğümüzdeyse soframız hazırdı.

O yüzden burayı çok sevdik ve en az dört kez daha yemeğimizi burada yedik. Hem yemek yiyorduk hem şezlonglara yerleşip denize girip çıkma şansımız oluyordu. Kendi kendime hatırlatıp durum: Aralık ayındayız! Benim doğum günüm! Karayipler’deyiz…

Martinik Adasi Karayipler Martinique Caraibes Pariste.Net Ahmet Ore

Yay burcu insanı olarak burçlara inanmıyorum ama bir Jüpiter var 🙂 Oldukça şanslı biri olduğumun farkındayım. Şansımın kadrini kıymetini bilen biri olarak da bu şansın tadını fazlasıyla çıkarabiliyorum. Bakmayın siz anlattıklarıma; bu hayat zaten zor ve yorucu, o yüzden onu güzelleştirip kolaylaştırmak benim yaşam düsturum. Öyle olunca da yağ gibi akıp gidiyor işte.

Yıllar önce bir rüyamda yerin altında mağaralarda dolaşıyordum. O rüyada bir gedikten içeri doğru baktığımda apartman büyüklüğünde, saks mavisi dev bir kaplumbağanın yüzünü bana çevirip gülümsediğini gördüğümden günden beri içimde bir huzur var. Geçtiğimiz aylarda da baba evinin salonunun ortasına oturmuş kestane rengi kocaman atın yanına oturup boynuna sarılarak onu sevdiğim, merdivenlerden indirip su içirmeye götürdüğüm rüyadan sonra da “artık bana karada ölüm yok”muş hissine kapıldığım da doğrudur. Elbette karada ölüm var ama en azından bende onun korkusu ve geleceğe dair en ufak bir kaygı kalmadı; öyle bir genişledi ruhum.

Martinik Adasi Karayipler Martinique Caraibes Pariste.Net Ahmet Ore

Hayatla ilgili görüşlerimi, geçmiş yıllarıma yönelik değerlendirmelerimi kişisel blog’umda Kırk Yılda Bir yazımda anlatmaya çalışmıştım kırkıncı yaş günümde… Şimdi o yazdıklarımı tekrar etmek istemiyorum ama sonuçta türlü türlü yaşanmışlıklar sonucunda bu yaşıma geldim. Hayat daha ne kadar nefes alma şansı tanıyacak bize bilmiyorum ama ben, bana verilen hakkı en iyi şekilde kullanmak için elimden geleni yapacağım.

Bu dünyanın güzellikleri gezmeyle bitecek, görmeye doyulacak gibi değil ama işte biz elimizden geldiğince her nefes alma duraklarında kendimizi bir yerlere atmaya çalışacağız. Yeni yerler gören insan o yerleri hiç görmemiş insanlarla aynı değildir. Güzel bir sanat eseri ile etkileşime girmemiş bir insanın o eserle içsel yolculuğa çıkmış insanla aynı olamayacağı gibi. Bu düşüncelerimin bir kısmını Paris’te Bir Hafta kitabımda da anlattım.

Martinik Adasi Karayipler Martinique Caraibes Pariste.Net

Her zaman söylediğim gibi; benim çok güzel ve mutlu bir yaşantımın olması dünyanın güzel ve yaşanılası bir yer olduğu anlamına gelmiyor. Dünyanın bilebildiğim bütün acılarını da yüreğimin derinliklerinde fazlasıyla hissediyorum ama elimden geldiğince de kendimi korumak ve hayatın güçlüklerine karşı sağlam durmak için de böyle bir savunma mekanizması geliştirmişim demek ki. Kendi rüyamda kendi halimde yaşıyorum. Kimseye yol göstermek değil niyetim; peşimden gelenin kendi yolu olsun bu.

Doğum günü sabahı uyanır uyanmaz aklıma gelen ilk şey “Çok zengin olsaydım, Paris’te yaşamak, doğum günümü Karayipler’de kutlamak isterdim” cümlesi oldu ve ben çok zengin değildim ama bu hayallerimi gerçekleştirmiş olmanın mutluluğunu yaşadım. Bundan sonrası elimdekileri korumak, kıymetini her zaman bilmek olur ancak. Artık doğum günlerim için yeni maceralar arayışında da değilim. Zaten nerede değil kiminle olduğumuz değil mi önemli olan.

Martinik Adasi Karayipler Martinique Caraibes Pariste.Net

Yine de önümüzdeki yıllar için en uç hayalim, birkaç yıl sonraki doğum günlerimden birinde, yine bir 10 Aralık günü yani, toplayıp eşi dostu bir uçağa, Rio’da mesela, hep birlikte bir plajda mayolu şortlu doğum günü kutlaması yapmak olurdu herhalde. Bu hayalim kısmen 2016’da gerçekleşti. Sadece “tüm sevdiklerimle olma” kısmı mümkün olmadı ama 2016’daki doğum günümü Rio de Janeiro’da, 2017’deki doğum günümü Havana‘da, 2018’deki doğum günümü ise Guadeloupe‘ta kutlama mutluluğunu yaşadım…

Bakalım hayat bize daha neler gösterecek?

Sevgiyle

 

Şiir değil, tarihe not:

Bu sular, ah bu mavilik
Mavilik dediğim Karayipler
Okyanus ortası
İstanbul’dan uzak
Ve Paris’ten
Kıştan uzak
Evimden de

Unutulmaz bir doğum günü anısı
Birdenbire buluverdim burada kendimi
Aralık ayının 10’u
Yaz sıcağında pastam erisin isterdim hep
Yılların hayali

Ben neyi hayal ettim de olmadı…

10.12.2015 Martinique – Karayipler

Author

8 Comments

  1. Merhabalar,
    Yazınız çok keyifli olmuş, teşekkürler. Sizce Martinik balayı için ideal bir yer midir? 20 Haziran’da düğünümüz olacak ve hayalim Seyşeller e gitmekti. Bilet fiyatı fazla gelince Martinik e göz çevirdik. Fotoğraflardaki gibi cennetten bir tatil vadediyor mu?

    Teşekkürler.

    • Ahmet Ore Reply

      Merhaba Sinem Hanım,
      Seyşeller’i görmediğim için kıyaslama yapamayacağım ama Martinik cidden çok güzel bir yer ve bence balayı için ideal bir destinasyon olabilir.
      Tabii internetten o mevsimde havanın nasıl olduğuna dair istatistiklere bakmayı da unutmayın lütfen.
      Şimdiden iyi tatiller…
      Ve tabii bir ömür boyu mutluluklar…

  2. Gezilecek yerler Reply

    schengen vizem var ben bu vizemle buraya gidebilir miyim?

    • Ahmet Ore Reply

      Bildiğim kadarıyla Martinique’e gitmek için Schengen vizesi olması yetmiyor, Martinique için ayrı vize almak gerekiyor.

  3. O kadar güzel yazmışsınız, anlatmışsınız ki açıkçası elimden bırakamadım, gözümü ayırmadan okudum. Öncelikle bundan çok daha güzellerini yaşayacağınız nice yaşlarınız olsun. Yer güzel, sürpriz güzel ama ben en çok hayat düsturunuzdan ona bakış açınızın inceliği ve doğruluğundan etkilendim. Belki de benim gibi daha birçok insana bu yazdıklarınızla umut ve iyilik dağıtıyorsunuz. Varolun… Natali Çelikoğulları

    • Sevgili Natali Hanım,
      Siz de o kadar güzel yazmışsınız ki, nasıl teşekkür edeceğimi bilemedim.
      Yazdıklarımın birilerine ulaşması ayrı güzel, etkilemesi ayrı güzel, ulaştığım insanların böylesine değerli olması ayrı…
      Sağolun, varolun.

Write A Comment

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.