(Son Güncelleme: 04.03.2024) Paris’in ulu orta bir yerinde, Cité Adası‘nın tam ortasında harika bir çiçek pazarı var: Marché aux Fleurs Reine Elizabeth IIM4  metrosunun Cité istasyonunda indiğinizde çıkıştaki merdivenlerin tam karşısında yeşillikler içindeki bu yeri, çoğu kişi görmeden geçer, çünkü asıl istikametleri olan Notre Dame Katedrali‘ne varmak için hedefe kilitlenmişlerdir… Oysa ki karşılarındaki camekanlı yere bir giriverseler, öylesine renkli öylesine çiçekli bir dünya ile karşılaşacaklar ki, günleri aydınlanacak, anıları renklenecek.

Marché aux Fleurs “çiçek pazarı” anlamına geliyor. Türlü türlü çiçeklerin, ilginç bahçe bitkilerinin, bahçe malzemelerinin, dekoratif eşyaların ve hediyeliklerin satıldığı hoş bir mekan burası. Sanıyorum bir zamanlar kuş pazarı da varmış, tıpkı bizde Yeni Camii’nin arka tarafındaki pazar yerinde olduğu gibi.

“Reine Elizabeth II” dediğimiz de İngiltere kraliçesi II. Elizabeth. Zaten buraya bu ismin verilmesi de çok yeni, Haziran 2014’te kraliçenin Paris’i ziyareti şerefine olmuş. Daha önce burası sadece “Marché aux Fleurs” (marşe o flör ya da mağşe o flöğ) yani “çiçek pazarı” olarak anılıyordu, ki hâlâ öyle geçer pek çok yerde ama madem şimdi bu isim verilmiş, biz de kayıtlarımıza bu şekilde geçirelim.

Paris Çiçek Pazarı – Marché aux Fleurs Reine Elizabeth II Pariste.Net

İtiraf etmem gerekirse, çiçekleri ve bahçeyi çok seven biri olsam da bahçe işleri ile uğraşmak bana göre değil. Çocukluğum Koşuyolu’nda bahçeli bir evde geçti ve her akşam üzeri evimizin bahçesini sulama görevi benimdi; içim şişerdi elimde hortum öylece dikilmekten 🙂 Gerçi artık sulamanın, bahçeyle uğraşmanın çok daha çağdaş yöntemleri çıktı ama bahçeyle ilgilenme fikri bende bu bitmek tükenmek bilmez bahçe sulama anısını ve topraktaki solucanları hatırlatır da şöyle bir irkilirim. O yüzden güzelce düzenlenmiş, türlü çiçeklerle bezenmiş bir bahçede bulunmak benim için yeterlidir; yeter ki o bahçeyle ben uğraşmayayım 🙂

Ama tabii bir de hobisi bahçe olan insanlar var; örneğin çok sevdiğim arkadaşım Zekai. Önce evinin büyükçe balkonunu ormana çevirdi, sonra bahçeli bir eve taşınıp o bahçeye bir ev parası gömdü; sonra o evini de satıp bahçesi daha büyük evi daha küçük yeni bir yere taşındı 🙂 Evine asla bahçıvan çağırmadı, her şeyle tek tek kendisi uğraştı ve sonra da hızını alamayıp işten güçten istifa edip Urla’ya yerleşip kendine çiftlik kurdu 🙂 Takdir ediyorum ve saygı duyuyorum tabi ama işte; bana göre değil o işler…

Paris Çiçek Pazarı – Marché aux Fleurs Reine Elizabeth II Pariste.Net

O nedenle bu tür çiçek pazarlarında dolaşmak benim için sadece bir göz zevki. Birbirinden güzel rengarenk çiçekler, ilginç bahçe bitkileri, ağaç türleri, sanat objesi kıvamında bahçe ekipmanları ve tabi bunlarla aşık atacak güzellikte bahçe aksesuarları ve hediyelik eşyalar. Hepsi Marché aux Fleurs’de sizleri bekliyor.

Bu çiçek pazarı üzeri kapalı camekanlar şeklinde düzenlenmiş 6 ayrı yapıdan oluşuyor. İçlerinden pasaj gibi geçiliyor; kimisinin içinde dükkan tarzı bölümler var, kimileriyse daha geniş bir alanda bahçe görünümünde düzenlenmiş. Gezmesi, bakıp seyretmesi zevkli, tam bir pazar yeri görünümünde çok keyifli bir mekan. 1808’den beri de çiçekseverler için vazgeçilmez bir adres Marché des Fleurs.

Pazarın bir ucu Cité istasyonun oradan başlıyor, diğer ucu da Seine Nehri kıyısına kadar uzanıyor. O tarafta, yolun karşı kısımında da nehire paralel küçük bir uzantısı mevcut. Zaten öyle çok büyük bir yer değil ama dediğim gibi, tam bir göz ve gönül şenliği burada dolaşmak. Belki evinize çiçek almanız güç ama varsa bahçeniz için bir obje, yoksa da hatıra niyetine küçük bir hediyelikler bulmanız illa ki mümkün.

Paris Çiçek Pazarı – Marché aux Fleurs Reine Elizabeth II Pariste.Net

Burayı gezdikten sonra da artık Notre Dame‘a doğru yolunuza devam edebilirsiniz. Zaten iki adım ötenizde orası. Geldiğiniz yönden, çiçek pazarına sırtını verdiğinizde, Cité istasyonunun sol tarafına dönerseniz, az ileride caddeye ulaşır ulaşmaz sağa dönün ve yürümeye devam edin. İki adım sonra solunuzda Notre Dame Katedrali tüm görkemiyle karşınıza çıkacaktır.

Marché aux Fleurs’ü gördükten sonra o civarda başka neler yapabileceğiniz hakkında fikir almak için Cité Adası – Île de la Cité yazısını da okumanızı öneririm. Ah bir de bu mekandan da bahsettiğim Paris’te Bir Hafta kitabımı okuyarak çevre hakkında fikir edinebilirsiniz.

Yaşamınızda çiçek her zaman olsun, sevdiklerinizi çiçeklerle mutlu etmeyi hiç ihmal etmeyin. Yaşamınızı renklendirmenin, daha da güzelleştirmenin bir yolunu mutlaka bulun. Yolunuz Paris’e düşerse de bu güzel mekanı görmeden de sakın dönmeyin.

Renkli günler…

 

 

 

Adres: Île de la Cité, 75004 Paris

Author

2 Comments

  1. ozellıkle bu yazı sayesınde notre dame a geldiğimizde buraya da ugrayacagım cok tesekkur ederım 🙂

    • Notre Dame'a giderken bu metro istasyonundan çıkılacaksa mutlaka geçerken uğranmalı, yoksa kalkıp sırf bunu görmeye gelmeye tabi gerek yok 🙂 Gerçi baharda daha güzel oluyor ama kışın da çiçek görmek bu güzel mekanda insanın içini açıyor haliyle. Umarım seversiniz siz de

Write A Comment

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.